İLK OKUL MEZUNU MİLLETVEKİLİ OLMAMALI
Bir sanatçı "İlk okul mezunu Milletvekili mi olur" diye veryansın etmiş.Doğru söylemiş.
Hatta biz biraz daha ileriye gidelim.
İlk okul mezunları da zeki olabilir ancak karar sadece zeka ile verilmez.Olmazsa olmaz şartı bilgidir.
Mecliste nasıl oy vereceğine karar vermek için parti grup başkanlarına bakan milletvekilleri mecliste Milletvekili olarak halkı hizmet edemez.
Grup başkanı "kaldır" derse elini kaldıracak "kaldırma" derse kaldırmayacak.
Hangi kanuna oy veriyor? Kanunda ne yazıyor? Ne anlama geliyor? Bunlar hiç önemli değil.Grup başkanı nasıl olsa yönlendirir.
Sadece Milletvekilleri için sanatçı bey veryansın etmiş ama daha büyük handikaplar var.
Cumhurbaşkanı kesinlikle Profesör olmalı.Ya da asker kökenli ise Orgeneral.Başbakan da en az Doçent.Tüm bakanlar en az Yardımcı Doçent olmalı.
Bu kadar akademisyenin olduğu bir ülkede bir Profesör Cumhurbaşkanı, bir Doçent Başbakan ya da bakan olamazsa tek sorumlusu ülke siyaseti olur.
İşte en büyük siyasi sorunlar:
Bir siyasi parti nasıl kurulur?
Hangi parayla teşkilatlanır?
Siyaseti kim, niçin finanse eder?
Siyasi partilerde kimler, nasıl delege olur?
Niçin genel başkanlar sansasyonel bir olay olmadan genel başkanlıktan alınamazlar?
Niçin Milletvekili adaylıkları için genel başkanlara biat edilir?
Niçin vekil sıralamaları parti merkezlerinde yapılır?
Niçin bir milletvekili genel başkanını gayet doğal olarak eleştirse bile derhal parti disiplinine sevk edilerek apar topar partiden atılır?
Hangi parti seçime niçin daha seçim süreci başlamadan yedi sıfır galip girer?
Uzar da gider.
Bu tam Süha Bey'in konusu vesselam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.