MUTLAK GÜÇ SAHİBİ KAYITSIZ ŞARTSIZ ALLAH'U ZÜLCELALDİR. (CC)
O (CC) HER ŞEYİ BİLEN HER ŞEYE GÜCÜ YETENDİR.
ALİMDİR, AZİZDİR.
BEŞERİ GÜÇ İSE ALLAH'IN (CC) VERDİKLERİ İLE SINIRLIDIR.
BEŞERİ GÜCÜN İKİ UNSURU VARDIR.
BEYİN GÜCÜ VE BİLEK GÜCÜ
Beşeri Güç külli iradenin cüzi iradeye bağışladığı beyin ve bilek gücünden oluşur.
Bu insanlar için de geçerlidir, devletler içinde geçerlidir.
Cenab-ı Zülcelal yeryüzünde kullarına imtihan gereği belirli bir beyin ile bilek gücü vermiş ve onunla yeryüzünde hakimiyet kurmaları için cüzi iradeyi serbest bırakmıştır.
İnananlar ve inanmayanlar olmak üzere kullar da ikiye ayrılmıştır.
İnananlar bu beyin ve bilek gücü ile yeryüzünde peygamberlerinden öğrendikleri ilim ile hakkı hakim kılmak için çalışacaklar; inanmayanlar da yine bu beyin ve bilek gücü ile şeytanlarından öğrendikleri ilim ile yeryüzünde haksızlık,dinsizlik ve zulmü söz sahibi yapacaklardır.
Ancak Cenab-ı Mevla CC Rahmandır ve Rahim'dir. Kullarına karşı şefkatlidir ve her daim zalimlere karşı mazlumların yanındadır.
Cüzi İradenin beyin ve bilek gücünün yetersiz kalması sonucu zalimlerin zulmü mazlumları kuşatırsa,zalimlerin beyin ve bilek gücü mazlumları ezerse, mazlumlara inayetini yetiştirecek ve zulmü bitirecektir İnşallah.
Tarih bunun örnekleri ile doludur.
İşte Bedir, Uhud,Hendek,Huneyn,Mute ve Yermük.
Bedir'de Üçbin Melek indi ve kafirlerin boyunlarına ve ellerine vurdu.Bedir'de ölen kafirlerin cesetlerine bakıldı ve boyunları ile ellerine vurulduğu görüldü.
Uhud'da Beş Bin Melek Uhud Dağı'nda bekledi. Savaşa girmedi.
Hendek'de Medine halkının gözlerini ölüm baygınlığı aldığında kafir ordusu Kum Fırtınası ile helak edildi ve kaçmak zorunda bırakıldı.
Huneyn'de dağılmaya yüz tutan İslam Ordusunun imdadına Melekler yetişti ve Huneyn fethedildi.
Malazgirtte Alparslan'ın, Bizans surları önünde Fatih'in yanında yine varlardı.
Çanakale'de 57.Alayı bir günde şehid edenler o alayı bin yılda bile yenemeyeceklerdi. Dirilerini öldürenlerin, ölülerine güçleri yetmemişti.
O Seyit Onbaşı bir top mermisi ile ilk etapta şehit düşmüş ama yerin beş metre altından çıkıp 240 kg lık mermi ile tek atışta İngilizlerin amiral gemisini batırıvermişti. Bu ordu yenilir miydi?
Evet onlar zulme uğradılar Cenab-ı Mevla da yardım etti. Ama onlar yardımı hak etmişlerdi.
Hak etmeyene yardım edilir mi?
Tevekkül etmeyene? Nasıl olsa Allah CC yardım eder diyene?
Beyin ve bilek gücünü kullanmadan,çalışmadan zaferi Allah'a havale edene?
Beyin ve bilek gücü tembel kullara da bağışlanmıştır. Ama inayet çalışkan kullar için umulur. Tembellikte tevekkül aranmaz.
Devletlerin beyin gücünü sahip olduğu TEKNOLOJİ,bilek gücünü ise ORDUSU temsil eder.
Kafir, şeytan için beynini ve bileğini kullanıp gece gündüz çalışarak yeryüzüne hakim kılmaya çalışırken Müslümanın beyin ve bilek gücünü kullanmadan, tembellik ederek zaferi Allah'dan (CC) dilemesinden daha büyük CEHALET, daha büyük GAFLET olabilir mi? Bu duaya AMİN denilir mi?
Amin denilse kabul olacağı umulur mu?
Alparslan döneminde, Fatih döneminde beyin ve bilek gücü bizdeydi. Osmanlı'nın yıkılış döneminde bu güç Batılılardaydı.
Bireysel anlamda ise beyin gücü ve bilek gücü çok farklı kişilerde olabilir. Örneğin Erbakan Hocanın kendi döneminde dünyadaki sayılı üç beş beyinden biri olduğu astrologlar tarafından canlı yayında açıklanmıştı. Yani Milli Görüşçü bir sempatizan açıklamamıştı.
Yine Milli Mücadele yıllarında Teknoloji ve Ordu üstünlüğünü kaybederek tüm topraklarını yitirmiş Osmanlı'nın içinden dünyanın sayılı beyin güçlerinden biri olan Atatürk ve bir kaç arkadaşı tüm emperyalistleri oyuna getirerek Cumhuriyeti kurmuşlardı.
Toplum olarak yeniden beyin ve bilek gücüne sahip olmamız için eğitime azami değer verilmiş ve Ordumuzun yeniden dünyanın en güçlü ordularından biri olması için iç ve dış düşmanlarla da mücadele edilmişti.
Yakın geçmişte ise beyin gücünün dünya çapında lider olması için Cemaat çok büyük bir misyon üstlenmiş ve çok değerli kadrolar yetiştirilmişti.
Cüzi iradesi ile beyin ve bilek gücünü kullanarak, çok çalışarak yeryüzüne hakimiyet yarışını maalesef şeytan adına en önde ABD götürmekteydi. SSCB'nin çöküşüyle birlikte de bu konuda çok büyük mesafeler aldı.
Toplumsal olarak beyin gücü yarışında bizler de vardık ama hala bilek gücü yarışında olamıyorduk.
Bu nedenle bilek gücünü elinde tutan ABD ile hem ülkemiz hem de Cemaat yakınlaşma içinde oldu.
Tabi ki bu yakınlık "Mutlak güç her koşulda kayıtsız ve şartsız Allah'ındır" gerçeğine aykırı değildi. Çünkü o Külli İrade idi.
Bahsettiğimiz ise cüzi iradeydi. Cüzi irade serbestti ve o serbestlik ile çok çalışarak bilek gücünü elinde tutan ABD olmuştu.
Allah CC nasip etmeseydi olamazdı ancak Allah CC Rahman'dı ve çalışan her kese dünyalığı Rahman sıfatının vaadi ile verecekti.
Ahireti ise Rahim sıfatının vaadi ile sadece inananlara verecekti. Kuran'da böyle buyurmaktaydı.
İşte yapılanlar bu manada sorgulanmalıydı.
Bilek gücünü elinde tutan cüzi iradeye karşı bu gücü elde etmenin yolu öncelikle beyin gücünde onu geçmekti. Bu konuda önemli mesafeler alındı.
Eğer beyin gücünde en önde olursak, bilek gücünü de elde etmek zaten daha kolaydı ve o da gelecek İnşallah.
Bunun zamanı da Melhame-i Kübra'dır Allahu Alem ve İnşalahu Allahu Ekber.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.