TÜRK İMPARATORLUĞU'NUN YIKILIŞINA DAİR KEHANETLER / AYTUNÇ
ALTINDAL
(AYTUNÇ ALTINDAL,Tapınakçılar tarafından şehit edilmiştir.Allah Rahmet Eylesin.)
İŞTE O YAZI
Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal, “Türk İmparatorluğu'nun
Yıkılışına Dair Kehanetler” adlı kitapta yer alan “Türkiye'nin 11'inci
liderinin adı 11 harfli” cümlesinin Abdullah Gül'e işaret ettiğini belirtti ve
ekledi: “Kehanetlere göre bu cumhurbaşkanı döneminde Türkiye devasa bir
sarsıntı geçirecek”
BUGÜNE kadar 19 kitap yazan Araştırmacı-Yazar Aytunç
Altındal'ın Destek Yayınları'ndan çıkan son kitabı “Türk İmparatorluğu'nun
Yıkılışına Dair Kehanetlerde gündemi sallayacak açıklamalar var. Kitap metnini
Bizanslı Tarihçi Laonicus Chalcondlyles'in yazdığını, yorumcusunun Fransız
Blaise de Vigenere, yayıncısının ise Thomas Artus olduğunu belirten Altındal,
kitapta Türkiye Cumhuriyeti'nin 11'inci Cumhurbaşkanının kim olacağı ve
Türkiye'nin geleceğine yönelik öngörülerin bulunduğuna dikkat çekti.
Gerçekleşmiş kehanetlerinden biri, Mustafa Kemal Atatürk'ün
yeni Türk devletinin kurucusu olması sıfatını kazanması olan yüzyıllar
öncesinin kâhinlerine göre, yeni cumhurbaşkanının ad ve soyadındaki harflerin
toplam sayısı 11. Bu da Abdullah Gül olarak yorumlanıyor. Ayrıca devlet, bu
cumhurbaşkanı ile çok büyük sıkıntılar yaşayacak. Kehanetlere göre bu durum
Batılı devletlerin işine yarayacak.
17 kehanet
Öncelikle “Türk İmparatorluğu'nun Yıkılışına Dair
Kehanetler” adlı kitaptaki kehanetler
‘Osmanlı içeriden çökecek'
Kitabın içinde kehanet olarak yer alan ama gerçekleşen
olaylar var mı peki?
Tabii ki. Kitaptaki öngörülere göre; “Fatih Sultan Mehmet'ten
sonraki 16'ncı padişah döneminde Osmanlı Devleti içeriden çökmeye başlayacak ve
padişahı kendi tebasından biri devirecektir” deniliyor. Fatih Sultan Mehmet'ten
sonraki 16'ıncı padişah 3. Ahmet'tir. 29 Eylül 1930'da-kitabın yayınlanmasından
tam 100 yıl sonra-Arnavut ve Hristiyan asıllı yeniçeri Patrona Halil tarafından
tahttan indirilip yok ediliyor ve Osmanlı'nın çöküşü de böyle başlıyor.
Türkiye Cumhuriyeti devletiyle ilgili kehanetler ne zaman
başlıyor?
Kehanetlerden biri Mustafa Kemal Atatürk'ü işaret ediyor.
Kitapta, “Türk İmparatorluğu, 1920'de çökecektir” deniliyor. Gerçekten de
1920'de TBMM kurulunca Osmanlı Devleti yok edilmiş sayılmakta. Bununla da
bitmiyor. “Osmanlı'nın çöküş döneminde kendisi Hristiyan topraklarında yetişen
ama Müslüman olan bir prens ve başkomutan ortaya çıkacak.
Ancak Hristiyanlar
tarafından hiç dikkate alınmayan bu başkomutan, Türk devletini yeniden kuracak
ve Batı'ya yönlendirecektir” öngörüsü yapılmıştır. Bu kişi, Türkiye
Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'tür.
‘Prensliklerin birleşmesi'
Kitapta son dönemde “11'inci cumhurbaşkanı kim olacak”
sorusunun cevabı da saklıymış. Yeni cumhurbaşkanı hangi özelliklere sahip?
Kehanete göre, Türk İmparatorluğu'nun başına geçecek 11'inci
kişinin adında 11 harf var. Çok ilginçtir ki, Abdullah Gül'ün ad ve soyadındaki
harflerin toplamı da 11.
Peki, 11. Cumhurbaşkanı Türkiye'si nasıl olacak?
Kitapta “11'inci Prens döneminde Türk devleti, büyük bir
sarsıntı yaşayıp yıkılma noktasına gelecektir” öngörüsü var.
Ayrıca “Hristiyan
Prensliklerin birleşmesi, Türk imparatorluğunun sonunu getirecektir” deniliyor.
Bu da benim yorumumca AB'dir.
Bu kehanet son mu? Türkiye'nin geleceği nasıl şekillenecek?
Maalesef kâhinler, Türk İmparatorluğunun 11'inci
Prensinden sonra Türk devleti yok kabul etmiş. Türkiye ile ilgili kehanetler
burada bitiyor. Bu sonuç, çok ciddiye alınmalı.
"Türk İmparatorluğunun Çöküşü"ne dair kehanetleri
de kapsayan Laonicus Chalcondyles'in "Kehanetler Kitabı" Aytunç
Altındal tarafından yayımlandı.
Altındal, kitabın önsözünde, geleceği Tanrı'dan başka hiç
kimsenin bilemeyeceğini, ancak, "kehanetlerin birer öngörü olarak
değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor.
1425 yılında doğup yaklaşık 1490 yılına
kadar yaşamış ve hayatının bir bölümünü Konstantinopolis’te (İstanbul) geçirmiş
olan Atinalı tarihçi yazarın kitabında yer alan ve gerçekleşen kehanetlerden
bazıları şöyle:
* Katolik Kilisesi ile İstanbul'daki Ortodoks Kilisesi
kardeşçe kucaklaşacaklardır. Bu kucaklaşma, aynı ifadelerle Kasım 2006'da
gerçekleşmiştir.
* Fatih'ten sonraki 16. padişah döneminde, Osmanlı içerden
çökmeye başlayacak ve padişah kendi adamlarınca devrilecektir. 16. padişah III.
Ahmet'tir ve Eylül 1730'da Patrona Halil'in başlattığı isyandan sonra yok
edilmiştir; kehanet yerini bulmuştur.
* Bu dönemde, Tatar Hanı Osmanlı'ya yardım etmeyecektir. Bu
da gerçekleşmiştir.
* "Üç kez üç yüz yıl ve bir de yirmilik" tarihinde
Osmanlı Devleti yok olacaktır. Gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti 1920'de
kurulmuştur.
Kehanet gerçekleşti
* İstanbul'u ele geçirecek olan padişahın adı ile teslim
edecek olanın adı aynı olacaktır. Her ikisinin adı da "Mehmet"ti.
Kehanet doğru çıkmıştır.
* Çok hızlı davranan bir Müslüman prens, Hıristiyanlara fark
ettirmeden, Türk Devleti'ni yeniden kuracaktır. Bu prens Atatürk'tür ve kehanet
gerçekleşmiştir.
Gelelim kehanete göre, diğer olacaklara veya Altındal'ın
deyimiyle, "öngörü"lere:
* İstanbul'un camileri ve Ayasofya üzerinde haçlar
dikilecektir. Bu haçlar, saplanacağı yere silahlı ellerle saplanacaktır. Bu
muhteşem şehrin yıkımı gelecektir. Yıkım, sadece orada yaşayanlar sevdiği dini
değiştirirse duracak ve şehir lanetten kurtulacaktır.
* Yıkım adaletsizliklerin en kötülerinin gerçekleştiği bir
dönemin ardından olacaktır. Tüm Doğu ülkeleri de Hıristiyanlarca
fethedilecektir. Böylece, ölü yaşayan, soyulmuş ve felç olmuş bir yönetim sona
erecektir.
Tesadüf o ki...
* Önce, Müslüman şeriatı artacaktır. Eğer yedinci seneye
kadar kaldırılmazsa, on ikinci seneye kadar buranın hâkimi olacaktır. Sonra,
Hıristiyan silahlarıyla bir tutsaklık dönemi gelecektir.
* Türklerin başına geçecek 11. devlet adamı, ülkenin
bekasını belirleyecektir. Tesadüf o ki, yakında 11. cumhurbaşkanımızı
seçeceğiz.
Hıristiyan âlemi bu yüzyılı değişim yüzyılı olarak görüyor
ve İslam üzerindeki oyunları artırıyor. Bu uğurda, İslami yönetimlerin
kullanılması da söz konusu olabilir.
Kehanetler, çoğu zaman sonradan yorumlanır ama devlet
büyüklerinin ağzından duyduğumuz, "Türkiye Cumhuriyeti'nin her zamankinden
çok tehlike altında olduğu" görüşlerini de yok sayamayız.
VE MUHYİDDİN İBNÜL ARABİ’NİN ATATÜRK İLE İLGİLİ İFŞAATI
Muhyiddin Arabi’nin gelecekle ilgili yazdığı bir kitabında,
büyük ihtimalle Atatürk’ü kastettiği anlaşılmaktadır:
“Devleti Aliyye yıkılacak. Batıdan uzun boylu,mavi gözlü bir
adam gelecek.
Baktığı zaman karşısındaki insanı eritecek. Serbest Fırka
kuracak.
Adına da Serbest Cumhuriyet denilecek.
Dünyaya milletini tanıtacak ve 15 sene hükümdarlık sürecek”
İşin enteresan diğer bir özelliği de Muhyiddin Arabinin
kasidesinin baş harflerinin birleşimiyle “ANKARA” sözcüğünü oluşturması.
SAFA ASYA’NIN YORUMU İLE DEVAM EDECEK