DECCAL'İN YOLCULUĞU
Deccal; Hz.Peygamber SAS Efendimizin Asrı Saadetinde hayatta idi.Bununla ilgili uzun bir hadis rivayeti var.Şöyle ki:
Sahabe Efendilerimizden RA bir grup, bugünkü Cidde civarından sandalla denize açılıyorlar.Denizde kayboluyorlar ve bir adaya çıkıyorlar.O adada Deccal ile karşılaşıyorlar ve onu zincirlerle bağlı halde görüyorlar.Ve Deccal ile uzun bir konuşma yapıyorlar. Bu hadis internetten okunabilir.
Bu konuyu anlatan başka hadisler de var ve açıkça Hind Okyanusunda bir ada olduğu rivayet ediliyor.
Deccal ahir zamanda çıkacağına göre şöyle bir sonuç çıkıyor. Demek ki Deccal en az bin dört yıldan beri yaşayan bir varlık. Tabi insan olması düşünülemez, eğer Cenab-ı Mevla Deccali de Sahabe Efendilerimize ibret olsun diye maddi alem haricinde göstermemişse. Allahu Alem.
Yani Deccal bir insan ise Cenab-ı Mevla Sahabe Efendilerimize onu maddi alemde değil manevi alemde göstermiş olmalıdır. Çünkü beşeri bir insanın bin beşyüz yıl yaşaması maddi olarak mümkün değil. Allahu alem.
Eğer Deccal maddi olarak gösterilmişse o zaman da beşeri bir insan değil belki bir CİNNİ varlık olabilir Allahu alem. Çünkü Cinler beşbin yıl bile yaşayabiliyorlar dini kaynaklarımıza göre.
Deccal konusunu zamanımız alimlerinden en güzel anlatan kişi Şeyh İmran Hüseyin'dir. Yine önceden söyleyelim Şeyh İmran Hüseyin Endonezyalı bir alimdir ve Suudi Arabistan'da hapis yatan selefi bir alimin talebesidir.Bu kendi ifadesidir. Yani selefi akımdan etkilenmiş bir sünni alimidir.
Türkiye ve Türkler hakkında olumsuz görüşleri vardır.
Bunu bir parantez ile açıverelim:
Şeyh İmran Hüseyin'e göre İstanbul hiç fethedilmemiştir ve ilk defa Hz.Mehdi AS fethedecektir.Yani Fatih Sultan Mehmet Han'ın kutlu fethini fetihten saymıyor ve İstanbul'un o fetih ile İslam olduğunu kabul etmiyor. Birinci yanlışı budur.
Yanlışının sebebi ise Şanlı Türk tarihinin alimlerinden, evliyalarından habersiz oluşudur. Akşemseddin'in kim olduğunu bilmiyor.Mevlanalardan, Yunuslardan, Ahmet Yesevilerden, Emir Sultanlardan haberi yok.
Hemen bu yanlışını ispat ile düzeltelim:
İstanbul'un fethi ile ilgili hadisler iki gruptan oluşuyor.
Birinci grup hadisler Hendek savaşı esnasında Hz.Peygamber SAS Efendimizin söylediği hadisin rivayetleridir ki bu hadis İstanbul'un Fatih sultan Mehmet tarafından birinci fethini müjdelemektedir. "Ne güzel komutan ne güzel asker" şerefini hediye alan Hz.Fatih ve Türk Ordusudur.
İkinci grup hadisler ise İstanbul'un Hz.Mehdi AS tarafından fethedileceğini müjdeleyen rivayetlerdir.
Ama bu rivayetler İstanbul'un şu an için İslam olmadığını Hz.Mehdi AS fethedince İslam olacağını anlatmıyor. İstanbul zaten 1453 den beri İslamdır elhamdülillah. Kastedilen şey ahir zamanda Rusların İstanbul'u altı ay süreyle işgal edecekleri ve Hz.Mehdi AS'ın silah kullanmadan tekbirlerle kurtaracağı olaydır.İşgal olduğu için bu da fetihtir.
İspat için bir de Akşemseddin Hz.ile ilgili parantez açalım:
İstanbul'un fethi esnasında bazı Osmanlı alimleri de şeyh İmran Hüseyin gibi düşünmüşler ve İstanbul'u Hz.Mehdi AS fethedecek, biz alamayız, vazgeçelim teklifinde bulununca Akşemseddin Hz.leri İstanbul'un iki defa fethedileceğini birincisini Mehmet'in ikincisini ise Hz.Mehdi AS'ın yapacağını müjdelemiş ve fetih için Fatih'e azim vermişti.
Şeyh İmran Hüseyin'in yanlışları bunlardır ama Deccal konusunu en güzel o anlatıyor.
Kısaca, Deccal'in İngiltere'de olduğunu ve 1920 li yıllara kadar bin yıl İngiltere'de kaldığını ve İngiltere' yi güneş batmayan İmparatorluk yapanın da Deccal olduğunu söylüyor.1920 li yıllarda yani 1.dünya savaşından hemen sonra ABD'ye gittiğini ve bu sefer ABD'yi dünyanın süper gücü yaptığını buradaki görevinin de 2001 de bittiğini ve şu an İsrail'de olduğunu ve çıkacağı günü beklediğini, Taberiyye Gölünün suyu çekildiği zaman da çıkacağını söylüyor.
Görüşlerinin tamamı hadis yorumlarına dayalı ve hadisleri de açıklıyor.Sadece Deccal'in ilk olarak İngiltere'de oluşu hadislere uymuyor.
Yani "Deccal Hind adasında değil İngiltere'deydi ve sahabe Efendilerimiz de sandalla denizde kaybolduklarında İngiltere'ye çıkmışlardı" diyor.Bu da yanlıştır.Çünkü Cidde' den sandalla denize açılıp,kaybolup hiç bir kara görmeden Akdeniz'e çıkıp,Kıbrıs'ı, İtalya' yı,Tunus'u,Fas'ı hatta İspanya' yı görmeden İngiltere'ye ulaşmak mümkün değildir.
Hadislerde açıkça Hind Adası tabiri bulunmaktadır. Bize göre ise Deccal bir Hind adasındaydı.Ve Sahabe Efendilerimiz de o adada ziyaret ettiler. Ama sonra o bölgenin tamamını sömüren İngilizler de o adaya çıktılar ve Deccal'i onlar da buldular, konuştular ve alıp İngiltere'ye götürdüler.Ve İngiltere'deki bin yılı da böyle başladı Allah-u Alem.
1920 den bin yıl geriye gidersek muhtemelen 920 li yıllarda Allah CC ahir zaman girdiği için Deccali serbest bırakmış olabilir ve İngilizler Deccal'i bulup İngiltere'ye götürmüş olabilirler.Veya kendisi de gitmiş olabilir. ALLAH-U ALEM.
(Britanya gemilerinden oluşan ilk filo, bir ceza kolonisi kurmak amacıyla Ocak 1788'de Botany Körfezi'ne ulaşmıştı.)
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU ALLAH-U AZİMÜŞŞAN BİLİR.
ZUHURA AYLAR KALDI... GELİYOR İNŞAALLAH... HZ.MEHDİ; PEYGAMBER ASM EFENDİMİZİN 40.KUŞAK TORUNUDUR. MEKKE'DE ZUHUR EDECEK İSLAM BİRLİĞİ'Nİ KURACAK. ŞAM' DA HURUÇ EDECEK,ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI' NI KAZANACAK,KARARGAHI GUTA OLACAKTIR.İNŞAALLAH. safaasya@hotmail.com
14 Ekim 2014 Salı
12 Ekim 2014 Pazar
DUYURU
Bütün mailleri cevapladık ama gelmeyen varsa; mail atarsa yazarız inşaallah.
Ayrıca blogdaki yorumlar kısmına mail adresi yazmak yerine safaasya@hotmail.com adresine bir mail atılırsa cevaplamakta kolaylık göreceğiz.
Lütfen yorumlar kısmına mail adresi yazmayalım. Mail atalım İnşaallah.
Şimdiden Allah CC razı olsun.
safaasya@hotmail.com
11 Ekim 2014 Cumartesi
BARZANİ: "ÖNCE IŞİD, SONRA BAĞIMSIZLIK"
BARZANİ: "ÖNCE IŞİD, SONRA BAĞIMSIZLIK"
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani,
bağımsızlık referandumunun gündemden kalkmadığını ancak şimdiki önceliğin
IŞİD'le mücadele olduğunu ifade etti.
"ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ MÜCADELEYİ SONLANDIRMAK"
Skynews Arapça'ya konuşan Barzani, bağımsızlık referandumu
ve 140'ncı madde kapsamında başta Kerkük olmak üzere "sorunlu
bölgeler"de yapılması öngörülen referandum konusunda şöyle dedi:
"Kürtler hiçbir zaman referandumdan vazgeçmeyecek. Bu konu, gündemimizdeki
önemli yerini koruyor. Ancak şimdi bildiğiniz gibi IŞİD teröristleriyle
mücadele ediyoruz. Öncelikli hedefimiz bu mücadeleyi sonlandırmak."
YARDIM ULAŞTIRILAMIYOR
Başka bir soru üzerine, Rojava'nın Kobani kentinin kuşatma
altında olduğunu vurgulayan Barzani, bu nedenle yardım ulaştıramadıklarını dile
getirdi. Kobani halkı ve YPG savaşçıları konusunda duyarsız olmadıklarını vurgu
yapan Barzani, uluslararası toplumun imkan sağlaması halinde havadan yardım
ulaştırmaya hazır olduklarını bildirdi.
Barzani, IŞİD Erbil'e yaklaştığında Türkiye'den daha fazla
destek beklediklerini de belirtti.
KERRY İLE TELEFON GÖRÜŞMESİ
Mesud Barzani, ayrıca dün akşam ABD Dışişleri Bakanı John
Kerry ile bir telefon görüşmesi yaptı. Kürdistan Bölgesi Başkanlığı'ndan
yapılan açıklamada, telefon görüşmesinde IŞİD kuşatmasındaki Kobani
değerlendirildi.
Açıklamaya göre, ABD ile Kürdistan Bölgesi'nin IŞİD'e karşı
mücadelede bundan sonra neler yapacağı da ele alındı.
ANCAK HADİS YORUMLARINA GÖRE:ALLAHU ALEM
Irak Ordusu, Rusya ve İran'ın desteğiyle ABD'nin kuklası olan Barzani' ye Kuzey Irak'ı mezar yapacak.Hadis yorumlarında geçen Karkısa Savaşı bu savaştır. Bu savaş taşeronların son; 3.Dünya Savaşının ise ilk büyük savaşıdır.
Irak Merkezi Hükumeti bu savaşı kazandığı için ABD ve müttefikleri hemen arkasından Suriye' yi işgal edecekler.
Türkiye Suriye'ye girmeyecek çünkü Suriye Ürdün'de bulunan koalisyon ordusu tarafından işgal edilecek diye önceden yazmıştık. Bu da gerçekleşiyor.
Türkiye girmeyeceğini açıkladı ve ABD Dış İşleri Bakanı'da kendi kamuoyuna"Kürtler, Türkleri istemiyor" bahanesiyle (!) ilan etmiş oldu.
Tekrar tekrar yazıyoruz.
Türkiye ne Suriye'ye, ne de Irak'a asla GİRMEMELİDİR .
Türkiye ne Suriye'ye, ne de Irak'a asla GİRMEMELİDİR .
ÇÜNKÜ YUNANİSTAN İLE SAVAŞACAĞIZ.
KIBRIS, EGE VE TRAKYA'DA HER TÜRLÜ ASKERİ HAZIRLIKLARIMIZI ONA GÖRE YAPALIM İNŞAALLAH.
KIBRIS, EGE VE TRAKYA'DA HER TÜRLÜ ASKERİ HAZIRLIKLARIMIZI ONA GÖRE YAPALIM İNŞAALLAH.
NOT: Türkiye Suriye'ye niçin girmeyecek? Tezkere olmasına rağmen ve ABD, Suriye'yi işgal etmek ve bu işgali de Türkiye'den yapmak istemesine rağmen neden Ürdün'den yapmak zorunda kalacak? Bu iki sorunun cevabı mahrem olduğu için maillere yazacağız İnşaallah.
ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM
10 Ekim 2014 Cuma
A,B,C PLANI MI? ABD PLANI MI?
A,B,C PLANI MI? ABD PLANI MI?
Açılımın başından beri Hükumet sürekli "A,B ve C planlarımız var" dedi.
Hükumet'in A,B ve C planlarının ne olduğu konusunda bir açıklama yapılmadı ancak bazı yazarlar farklı zamanlarda bu planlara ilişkin tahminlerini yürüttüler.
Sayın Cumhurbaşkanının son açıklamaları ve "Asker ve polis ne gerekiyorsa yapacak" sözü bu planlardan birinin bittiği ve diğerine geçildiği anlamına geliyor.Sadece şunu söyleyiverelim: Çok alıştık ya ANGAJMAN KURALLARI diye bir terime.Bundan sonra PKK'ya da angajman çekilecek. Bunu yazınız bir kenara..
Oysa Cumhurbaşkanımızdan başta güvenlik görevlilerimiz olmak üzere tüm Milletimiz şöyle bir açıklama yapmasını beklerdik: "Askerimize,Polisimize bir kurşun atana bin kurşun atarız,bir cana bin can alırız,ona göre herkes ayağını denk alsın" deseydi bize göre daha iyi bir açıklama olurdu. Tabi bir yorum başkaları daha farklı da düşünebilir.
Mesela Osman Pamukoğlu da "Size bir ay süre, silahlarınızı bırakın, gelin teslim olun,bir ay içinde teslim olmayanı yurt içinde de yurt dışında da bulur öldürürüz" demişti.
Biz Hükumet'in A,B ve C planlarını Hükumete bırakalım.
BİZE GÖRE BU YAŞANANLAR A,B,C PLANI DEĞİL ABD PLANIDIR.
ABD'nin amacı Türkiye'de iç savaş çıkarıp, bölüp parçalayıp Kürt Devleti adı altında kukla bir devlet kurup İsrail'e bağlamaktır.
BUNU İLK ÖNCE GEZİ OLAYLARINDA DENEDİ.
Oradaki amaç şuydu:
Ülkenin batısında Türkler Sağcı-Solcu,Alevi-Sünni,Tayyipçi-Antitayyipçi,Laik-Antilaik vb adlar altında- hangi ad altında olursa olsun- kutuplaştırılacak,çatıştırılacak ve ülkenin batısı kaosa sürüklenirken doğuda Kürtlerin yaşadığı bölgeler huzur ve refah bölgesi olacaktı. Barzani-istan bu şekilde kurulmuştur.
Halkımızdan şu gizlendi:
Gezi Parkı eylemlerinde eylemcilerin çoğu PKK'lılardı ama PKK'lı olduklarını gizlediler.Dev Solcu vs pankartlarla sokakları yaktı yıktılar. Dev yol pankartlarını gören CHP'liler de herhalde Tayyip gidecek diye sokağa fırladılar. İşçi Partisi ile MHP bu oyuna gelmedi.
Efendim Gezi Parkı olaylarında İşçi Partililer vardı.Evet vardı ancak Taksim'e gitmediler eylemlerini Kadıköy'de yaptılar. Sebep olarak da Taksim'deki eylemleri PKK'lıların yaptığını o yüzden Kadıköy'ü tercih ettiklerini açıkladılar. MHP, düz mantıkla AKP'ye yine desteğini verdi ve "Bunlar solcu bizim onlarla işimiz yok" dedi ve hiç katılmadı.
Demek ki neymiş? Gezi Parkı eylemleri de zaten PKK eylemiymiş.
Gezi Parkı'nda amaçlarına ulaşamadılar çünkü PKK'nın amacı Hükumeti yıkmak değil kaos çıkarmak ve batıdaki huzurlu güven ortamını ortadan kaldırmaktı.CHP de sahaya inip iktidarı hedefe koyunca görev tamam oldu ve Cumhuriyet Mitinglerinde AKP'ye verilen dolaylı destek yine sağlanmış oldu.
ABD gezide şunu da test etti: Acaba İstanbul'da sokağa kaç PKK'lı çıkarabiliyoruz? Sonra Gazi Mahallesinin PKK'lılarının yeterli olmadığını gördü ve Kürt halkının tamamını PKK'lı yapmanın diğer argümanlarını devreye soktu.
PKK için en kritik il Şanlı Urfa'ydı. Peygamberler Şehri Şanlı Urfa'mızın Müslüman halkını bir türlü dinsiz PKK'ya itaat ettiremiyorlardı. PKK'nın en başarılı belediye başkanını (Osman Baydemir) aday gösterdiler yine olmadı.
Açık söyleyelim eğer Osman Baydemir Şanlı Urfa belediye başkanı olsaydı Rasulayn fitnesinin de yardımıyla Şanlı Urfa'da PKK' lı bir taban yapması işten bile değildi. Zira Diyarbakır Belediye başkanı olduğunda da PKK çok güçlü olmamasına rağmen Diyarbakır'da PKK'yı güçlendiren isim Osman Baydemir'di.
Tabi bunların hepsi ABD planıdır.
VE KOBANİ
ABD, Gezi'de ve Rasulayn'da edindiği tecrübelerle ve açılımın kıvamına getirdiği ortamda IŞİD'i Kobani'ye saldırttı.
Amacı Kürt Halkını hepten PKK'lı yapmak, Kobani'deki çatışmaları Türkiye'ye ithal edip Türkiye'de iç savaş çıkarıp sokakları kan gölüne çevirmek. Yani Türkiye'yi Suriye yapmaktır amaç.Türkiye'nin güneydoğusunu,Suriye'nin kuzeyini Barzani'ye bağlamak, Barzani'yi de tabii ki İsrail'e.
IŞİD'i Kobani'ye gönderen ABD.
PYD-PKK'yı Kobani'ye gönderen ABD
PKK'ya destek vermek için Kürtler ayağa kalkıyor.
AMA BARZANİ MÜSTESNA..
Barzani; Türkiye'den Kobani'ye ulaşmak (yardım etmek) için koridor istiyor.Türkiye vermiyor.
Yani ABD, Kobani'de PKK/PYD'nin silahlı gücünü zayıflatırken 'Siyasi gücünü' artırmaya çalışıyor. Silahlı güçleri Barzani'ye karşı zayıflatılırken, siyasi güçleri Türkiye'ye karşı artırılıyor.
ABD,PKK'nın Türk Ordusu ile savaşarak Türkiye'yi bölmesini istemiyor. Çünkü imkansız olduğunu biliyor.Onun yerine PKK'nın terörist eylemleri bitsin, Kürt halkı sokağa çıksın, özerklik, bağımsızlık istesin,Ordu da müdahale edemesin, eli kolu bağlansın ve biz de tezkereyi fırsat bilip oraya bir askeri güç yerleştirelim ve hem Kürdistan için bir güvence olarak hem de Türk Ordusu' nun müdahalesine karşı caydırıcı bir unsur olarak bulunalım ve adım adım Kürdistan'ı Türkiye'ye rağmen kuralım istiyorlar.DUYURALIM VE İNŞAALLAH OYUNA GELMEYELİM.
ABD'nin Suriye'deki muhalifleri Türkiye ile birlikte Türkiye'de birlikte eğitelim oyunu çok tehlikelidir. Çünkü uluslararası hukuka göre ilk defa komşu bir rejim aleyhine ve açık ve belgeli olarak suç işlemiş olacağız. Suriye BM'e götürecek ve "Uluslararası teröristleri eğitiyor" diyecektir.
"Biz eğitmedik" diyebilir miyiz?
Ya da Suriye o kampı bombalarsa ve "Bizimle savaşan teröristleri eğitiyor, o yüzden vurduk, haklıyız" derse cevabımız ne olacak?
Rusya ve İran açıkça ve "Kesinlikle Esad'ın devrilmesine müsaade etmeyiz" derken ABD istedi diye İran ve Rusya ile savaşacak mıyız?
Esad gitse bile yerine aşağılık Süfyan gelecek ve Müslüman katliamı yapacaktır. Biz mi getirelim?
Açılımın başından beri Hükumet sürekli "A,B ve C planlarımız var" dedi.
Hükumet'in A,B ve C planlarının ne olduğu konusunda bir açıklama yapılmadı ancak bazı yazarlar farklı zamanlarda bu planlara ilişkin tahminlerini yürüttüler.
Sayın Cumhurbaşkanının son açıklamaları ve "Asker ve polis ne gerekiyorsa yapacak" sözü bu planlardan birinin bittiği ve diğerine geçildiği anlamına geliyor.Sadece şunu söyleyiverelim: Çok alıştık ya ANGAJMAN KURALLARI diye bir terime.Bundan sonra PKK'ya da angajman çekilecek. Bunu yazınız bir kenara..
Oysa Cumhurbaşkanımızdan başta güvenlik görevlilerimiz olmak üzere tüm Milletimiz şöyle bir açıklama yapmasını beklerdik: "Askerimize,Polisimize bir kurşun atana bin kurşun atarız,bir cana bin can alırız,ona göre herkes ayağını denk alsın" deseydi bize göre daha iyi bir açıklama olurdu. Tabi bir yorum başkaları daha farklı da düşünebilir.
Mesela Osman Pamukoğlu da "Size bir ay süre, silahlarınızı bırakın, gelin teslim olun,bir ay içinde teslim olmayanı yurt içinde de yurt dışında da bulur öldürürüz" demişti.
Biz Hükumet'in A,B ve C planlarını Hükumete bırakalım.
BİZE GÖRE BU YAŞANANLAR A,B,C PLANI DEĞİL ABD PLANIDIR.
ABD'nin amacı Türkiye'de iç savaş çıkarıp, bölüp parçalayıp Kürt Devleti adı altında kukla bir devlet kurup İsrail'e bağlamaktır.
BUNU İLK ÖNCE GEZİ OLAYLARINDA DENEDİ.
Oradaki amaç şuydu:
Ülkenin batısında Türkler Sağcı-Solcu,Alevi-Sünni,Tayyipçi-Antitayyipçi,Laik-Antilaik vb adlar altında- hangi ad altında olursa olsun- kutuplaştırılacak,çatıştırılacak ve ülkenin batısı kaosa sürüklenirken doğuda Kürtlerin yaşadığı bölgeler huzur ve refah bölgesi olacaktı. Barzani-istan bu şekilde kurulmuştur.
Halkımızdan şu gizlendi:
Gezi Parkı eylemlerinde eylemcilerin çoğu PKK'lılardı ama PKK'lı olduklarını gizlediler.Dev Solcu vs pankartlarla sokakları yaktı yıktılar. Dev yol pankartlarını gören CHP'liler de herhalde Tayyip gidecek diye sokağa fırladılar. İşçi Partisi ile MHP bu oyuna gelmedi.
Efendim Gezi Parkı olaylarında İşçi Partililer vardı.Evet vardı ancak Taksim'e gitmediler eylemlerini Kadıköy'de yaptılar. Sebep olarak da Taksim'deki eylemleri PKK'lıların yaptığını o yüzden Kadıköy'ü tercih ettiklerini açıkladılar. MHP, düz mantıkla AKP'ye yine desteğini verdi ve "Bunlar solcu bizim onlarla işimiz yok" dedi ve hiç katılmadı.
Demek ki neymiş? Gezi Parkı eylemleri de zaten PKK eylemiymiş.
Gezi Parkı'nda amaçlarına ulaşamadılar çünkü PKK'nın amacı Hükumeti yıkmak değil kaos çıkarmak ve batıdaki huzurlu güven ortamını ortadan kaldırmaktı.CHP de sahaya inip iktidarı hedefe koyunca görev tamam oldu ve Cumhuriyet Mitinglerinde AKP'ye verilen dolaylı destek yine sağlanmış oldu.
ABD gezide şunu da test etti: Acaba İstanbul'da sokağa kaç PKK'lı çıkarabiliyoruz? Sonra Gazi Mahallesinin PKK'lılarının yeterli olmadığını gördü ve Kürt halkının tamamını PKK'lı yapmanın diğer argümanlarını devreye soktu.
PKK için en kritik il Şanlı Urfa'ydı. Peygamberler Şehri Şanlı Urfa'mızın Müslüman halkını bir türlü dinsiz PKK'ya itaat ettiremiyorlardı. PKK'nın en başarılı belediye başkanını (Osman Baydemir) aday gösterdiler yine olmadı.
Açık söyleyelim eğer Osman Baydemir Şanlı Urfa belediye başkanı olsaydı Rasulayn fitnesinin de yardımıyla Şanlı Urfa'da PKK' lı bir taban yapması işten bile değildi. Zira Diyarbakır Belediye başkanı olduğunda da PKK çok güçlü olmamasına rağmen Diyarbakır'da PKK'yı güçlendiren isim Osman Baydemir'di.
Tabi bunların hepsi ABD planıdır.
VE KOBANİ
ABD, Gezi'de ve Rasulayn'da edindiği tecrübelerle ve açılımın kıvamına getirdiği ortamda IŞİD'i Kobani'ye saldırttı.
Amacı Kürt Halkını hepten PKK'lı yapmak, Kobani'deki çatışmaları Türkiye'ye ithal edip Türkiye'de iç savaş çıkarıp sokakları kan gölüne çevirmek. Yani Türkiye'yi Suriye yapmaktır amaç.Türkiye'nin güneydoğusunu,Suriye'nin kuzeyini Barzani'ye bağlamak, Barzani'yi de tabii ki İsrail'e.
IŞİD'i Kobani'ye gönderen ABD.
PYD-PKK'yı Kobani'ye gönderen ABD
PKK'ya destek vermek için Kürtler ayağa kalkıyor.
AMA BARZANİ MÜSTESNA..
Barzani; Türkiye'den Kobani'ye ulaşmak (yardım etmek) için koridor istiyor.Türkiye vermiyor.
Yani ABD, Kobani'de PKK/PYD'nin silahlı gücünü zayıflatırken 'Siyasi gücünü' artırmaya çalışıyor. Silahlı güçleri Barzani'ye karşı zayıflatılırken, siyasi güçleri Türkiye'ye karşı artırılıyor.
ABD,PKK'nın Türk Ordusu ile savaşarak Türkiye'yi bölmesini istemiyor. Çünkü imkansız olduğunu biliyor.Onun yerine PKK'nın terörist eylemleri bitsin, Kürt halkı sokağa çıksın, özerklik, bağımsızlık istesin,Ordu da müdahale edemesin, eli kolu bağlansın ve biz de tezkereyi fırsat bilip oraya bir askeri güç yerleştirelim ve hem Kürdistan için bir güvence olarak hem de Türk Ordusu' nun müdahalesine karşı caydırıcı bir unsur olarak bulunalım ve adım adım Kürdistan'ı Türkiye'ye rağmen kuralım istiyorlar.DUYURALIM VE İNŞAALLAH OYUNA GELMEYELİM.
ABD'nin Suriye'deki muhalifleri Türkiye ile birlikte Türkiye'de birlikte eğitelim oyunu çok tehlikelidir. Çünkü uluslararası hukuka göre ilk defa komşu bir rejim aleyhine ve açık ve belgeli olarak suç işlemiş olacağız. Suriye BM'e götürecek ve "Uluslararası teröristleri eğitiyor" diyecektir.
"Biz eğitmedik" diyebilir miyiz?
Ya da Suriye o kampı bombalarsa ve "Bizimle savaşan teröristleri eğitiyor, o yüzden vurduk, haklıyız" derse cevabımız ne olacak?
Rusya ve İran açıkça ve "Kesinlikle Esad'ın devrilmesine müsaade etmeyiz" derken ABD istedi diye İran ve Rusya ile savaşacak mıyız?
Esad gitse bile yerine aşağılık Süfyan gelecek ve Müslüman katliamı yapacaktır. Biz mi getirelim?
9 Ekim 2014 Perşembe
ADNAN OKTAR'DAN YANLIŞ YORUM
ADNAN OKTAR'DAN YANLIŞ YORUM
Adnan Oktar, Mehdilik iddiasında olmadığını ilan ederken dolaylı yollardan ima etmeyi de ihmal etmedi.Mehdi olmadığından eminiz Elhamdülillah.
Ama konumuz bu değil.
A9 Tv' de Siyah Sancaklılar'la ilgili bir videoları var. Biz buraya yükleyemedik ama isteyen netten izleyebilir.
Videoda Siyah Sancaklılar'ın IŞİD olduğunu iddia ediyor. Ve özetle; Kudüs'e kadar gidecekler, onları kimse durduramayacak, en sonun da Hz.Mehdi'nin zuhurunu bekleyecekler ve Hz.Mehdi AS zuhur edince de elde ettikleri saltanatı Hz.Mehdi AS'a devredecekler, anlamında bir video. Hadisleri de veriyorlar atlamadan ama yorum kısmında bir iki hadisin yorumunu es geçiyorlar.
Ve buraya dikkat:
Hadislere göre Siyah Sancaklılar'ın başında bulunan "Temimli Sarışın Genç" var ya onu da bulmuşlar.
Bakınız kimmiş?
Kobani saldırısının komutanı olan kızıl sakal lakaplı Çeçen.Yani Tarkhan Batirhvili namı diğer Ebu Ömer El Şişani (Gürcüdür)
Aslında Adnan Oktar'ın ahir zaman olayları ve ahir zamana dair hadis yorumları ve kaynakları ile ilgili çok değerli çalışmaları var. Ekip halinde çalıştıkları için çok donanımlılar.
Ancak sahte Siyah Sancaklılar'la ilgili olanları nasıl atladılar, niçin atladılar sorusu aklımıza gelince şöyle bir cevap verme ihtiyacı hissettik:
Çünkü Adnan Hoca sahte Siyah Sancaklıların gerçek Siyah Sancaklılar olduğuna inanıyor ve onların sahte olabileceklerine inanmak istemiyor.
Çünkü gerçek Siyah Sancaklılar'ın zuhur edip CİHAD ÖYLE OLMAZ BÖYLE OLUR diyeceklerine ihtimal vermiyor.
ÇÜNKÜ ADNAN HOCA ZATEN; CİHADIN YANİ HZ.MEHDİ AS'IN YAPACAĞI CİHADIN, SİLAHLI CİHAD OLACAĞINA İNANMIYOR. "SİYAH SANCAKLILAR BUNLARDIR, OLDU BİTTİ İŞTE" DİYOR.
Belki bu yazımız Adnan Hoca'ya da ulaşır, o yüzden hep birlikte bu IŞİD'çilerin sahte siyah sancaklılar olduğunu ispat edelim İnşaallah.
IŞİD'çiler gerçek Siyah Sancaklılar ise ve ŞİŞANİ de Temimli Sarışın Genç ise o zaman Ebu Bekir El Bağdadi' nin de ŞUAYB BİN SALİH olması gerekmez mi? Gerekir. Ama değildir.
Hatta nedir biliyor musunuz?
Irak'da 4-5 yıl ABD hapishanesinde yatmış,beraat ve istikbal mukabili CIA ajanı olmuş ve ABD'den aldığı her türlü desteklerle IŞİD'i bu aşamaya getirmiş bir ABD uşağıdır.
ABD uşağına ŞUAYB BİN SALİH demekten Allah'a CC sığınırız.
Sarışın genç ise Haşimi soyundan gelen gerçek bir SEYYİD olacaktır, hadis yorumlarına göre. Bir rivayete göre sağ elinde "ben" olacak.Başka bir rivayete göre "iz" olacak. Şii kaynaklarına göre ise sağ eli "muhtemelen aldığı mermiden" yaralı olacaktır. (Elinden vurulmuş kişi düşünelim)
Ama bunlar Adnan Hoca'nın işine gelmiyor ki.O her şeyi kediciklerle güllük gülistanlık olacak ve dünya kendisine bağışlanıverecek sanıyor.
Adnan Hoca! Müslümanlar kan ağlıyor. Oluk oluk kan akıyor. Bunların intikamını kim alacak?
İnşaallahu Allahu Ekber; önünden Hz.Cebrail AS,arkasından Hz.Mikail AS giden Hz.Mehdi AS alacaktır.
Siyah Sancaklılar hiç kimseye zulmetmeyecek, kadınları, çocukları,yaşlıları,sivilleri,mazlumları öldürmeyecekler.Ama zalimleri en şiddetli bir şekilde cezalandıracaklardır İnşaallah.
Allahu alem, biz Gerçek Siyah Sancakların Nisan 2016 da çekilmesini bekliyoruz inşallah.
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR
ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM
Adnan Oktar, Mehdilik iddiasında olmadığını ilan ederken dolaylı yollardan ima etmeyi de ihmal etmedi.Mehdi olmadığından eminiz Elhamdülillah.
Ama konumuz bu değil.
A9 Tv' de Siyah Sancaklılar'la ilgili bir videoları var. Biz buraya yükleyemedik ama isteyen netten izleyebilir.
Videoda Siyah Sancaklılar'ın IŞİD olduğunu iddia ediyor. Ve özetle; Kudüs'e kadar gidecekler, onları kimse durduramayacak, en sonun da Hz.Mehdi'nin zuhurunu bekleyecekler ve Hz.Mehdi AS zuhur edince de elde ettikleri saltanatı Hz.Mehdi AS'a devredecekler, anlamında bir video. Hadisleri de veriyorlar atlamadan ama yorum kısmında bir iki hadisin yorumunu es geçiyorlar.
Ve buraya dikkat:
Hadislere göre Siyah Sancaklılar'ın başında bulunan "Temimli Sarışın Genç" var ya onu da bulmuşlar.
Bakınız kimmiş?
Kobani saldırısının komutanı olan kızıl sakal lakaplı Çeçen.Yani Tarkhan Batirhvili namı diğer Ebu Ömer El Şişani (Gürcüdür)
Aslında Adnan Oktar'ın ahir zaman olayları ve ahir zamana dair hadis yorumları ve kaynakları ile ilgili çok değerli çalışmaları var. Ekip halinde çalıştıkları için çok donanımlılar.
Ancak sahte Siyah Sancaklılar'la ilgili olanları nasıl atladılar, niçin atladılar sorusu aklımıza gelince şöyle bir cevap verme ihtiyacı hissettik:
Çünkü Adnan Hoca sahte Siyah Sancaklıların gerçek Siyah Sancaklılar olduğuna inanıyor ve onların sahte olabileceklerine inanmak istemiyor.
Çünkü gerçek Siyah Sancaklılar'ın zuhur edip CİHAD ÖYLE OLMAZ BÖYLE OLUR diyeceklerine ihtimal vermiyor.
ÇÜNKÜ ADNAN HOCA ZATEN; CİHADIN YANİ HZ.MEHDİ AS'IN YAPACAĞI CİHADIN, SİLAHLI CİHAD OLACAĞINA İNANMIYOR. "SİYAH SANCAKLILAR BUNLARDIR, OLDU BİTTİ İŞTE" DİYOR.
Belki bu yazımız Adnan Hoca'ya da ulaşır, o yüzden hep birlikte bu IŞİD'çilerin sahte siyah sancaklılar olduğunu ispat edelim İnşaallah.
IŞİD'çiler gerçek Siyah Sancaklılar ise ve ŞİŞANİ de Temimli Sarışın Genç ise o zaman Ebu Bekir El Bağdadi' nin de ŞUAYB BİN SALİH olması gerekmez mi? Gerekir. Ama değildir.
Hatta nedir biliyor musunuz?
Irak'da 4-5 yıl ABD hapishanesinde yatmış,beraat ve istikbal mukabili CIA ajanı olmuş ve ABD'den aldığı her türlü desteklerle IŞİD'i bu aşamaya getirmiş bir ABD uşağıdır.
ABD uşağına ŞUAYB BİN SALİH demekten Allah'a CC sığınırız.
Sarışın genç ise Haşimi soyundan gelen gerçek bir SEYYİD olacaktır, hadis yorumlarına göre. Bir rivayete göre sağ elinde "ben" olacak.Başka bir rivayete göre "iz" olacak. Şii kaynaklarına göre ise sağ eli "muhtemelen aldığı mermiden" yaralı olacaktır. (Elinden vurulmuş kişi düşünelim)
Ama bunlar Adnan Hoca'nın işine gelmiyor ki.O her şeyi kediciklerle güllük gülistanlık olacak ve dünya kendisine bağışlanıverecek sanıyor.
Adnan Hoca! Müslümanlar kan ağlıyor. Oluk oluk kan akıyor. Bunların intikamını kim alacak?
İnşaallahu Allahu Ekber; önünden Hz.Cebrail AS,arkasından Hz.Mikail AS giden Hz.Mehdi AS alacaktır.
Siyah Sancaklılar hiç kimseye zulmetmeyecek, kadınları, çocukları,yaşlıları,sivilleri,mazlumları öldürmeyecekler.Ama zalimleri en şiddetli bir şekilde cezalandıracaklardır İnşaallah.
Allahu alem, biz Gerçek Siyah Sancakların Nisan 2016 da çekilmesini bekliyoruz inşallah.
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR
ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM
8 Ekim 2014 Çarşamba
RUSYA'DAN TÜRKİYE'YE BİR UYARI GELEBİLİR
RUSYA'DAN TÜRKİYE'YE BİR UYARI GELEBİLİR
Rusya Dış İşleri Bakanı Lavrov, Suriye'ye kara harekatı ve tampon bölge konusunda uyarmış. Suriye'de rejim değişikliğine şiddetle karşı çıkmış.
Diplomatik olarak bu uyarılar uluslararası sorunlarda her zaman yapılır. Yapan da yapılan da alışıktır.
Fakat işin ciddiyetini ortaya koymak için genelin gözlerinden uzak gizli mesajlar da verilebilir.
Bize göre Rusya şimdi Türkiye'ye "Rusya'nın çok ciddi olduğunun mesajını veren" bir eylem yapacak.
NE YAPABİLİR?
Mesaj Suriye için ve Suriye rejimi için verilecek. Tampon bölge ve kara harekatı için verilecek.
Öyleyse bir savaş uçağımıza ateş açılması yerine Suriye'de bulunan bir zırhlı aracımızı YANLIŞLIKLA imha edebilirler.
Böyle bir zırhlı aracımız Suriye'de yok. O zaman Süleyman Şah Türbesine yasal çerçevede gidip gelen araçlarımız hedef olabilir.
Önce vururlar, sonra Esad "Yanlışlıkla biz yaptık, IŞİD'e ait sandık" diyerek üslenebilir. Mesaj tamam olur.
Ne zaman olabilir?
Tampon bölgeyi konuşmak için ABD'liler gelecek ya, işte o sıralarda.
Kahraman Ordumuzun güzel subayları dikkatli olsunlar İNŞAALLAH.
Rusya Dış İşleri Bakanı Lavrov, Suriye'ye kara harekatı ve tampon bölge konusunda uyarmış. Suriye'de rejim değişikliğine şiddetle karşı çıkmış.
Diplomatik olarak bu uyarılar uluslararası sorunlarda her zaman yapılır. Yapan da yapılan da alışıktır.
Fakat işin ciddiyetini ortaya koymak için genelin gözlerinden uzak gizli mesajlar da verilebilir.
Bize göre Rusya şimdi Türkiye'ye "Rusya'nın çok ciddi olduğunun mesajını veren" bir eylem yapacak.
NE YAPABİLİR?
Mesaj Suriye için ve Suriye rejimi için verilecek. Tampon bölge ve kara harekatı için verilecek.
Öyleyse bir savaş uçağımıza ateş açılması yerine Suriye'de bulunan bir zırhlı aracımızı YANLIŞLIKLA imha edebilirler.
Böyle bir zırhlı aracımız Suriye'de yok. O zaman Süleyman Şah Türbesine yasal çerçevede gidip gelen araçlarımız hedef olabilir.
Önce vururlar, sonra Esad "Yanlışlıkla biz yaptık, IŞİD'e ait sandık" diyerek üslenebilir. Mesaj tamam olur.
Ne zaman olabilir?
Tampon bölgeyi konuşmak için ABD'liler gelecek ya, işte o sıralarda.
Kahraman Ordumuzun güzel subayları dikkatli olsunlar İNŞAALLAH.
HDP' NİN YARIN YAPACAĞI BASIN AÇIKLAMASI
HDP' NİN YARIN YAPACAĞI BASIN AÇIKLAMASI
Selahattin Demirtaş, yarın Diyarbakır'da çok önemli bir basın açıklaması yapacaklarını duyurdu.Basının ilgisi büyük. Manşetlere de yansımış.
PEKİ NE DİYECEK DEMİRTAŞ?
Onlardan önce yazıverelim İnşaallah:
Uzun bir konuşma yapacak. Açılım sürecine nasıl gelindiğini, açılımın hükumet ve AKP tarafından nasıl engellendiğini,PKK' nın üzerine düşenleri yaptığını,hiç şehit cenazesi gelmediğini,anaların ağlamadığını ama AKP'nin açılım sürecinde üzerine düşen görevleri yapmamakta ısrar ettiğini, oyaladığını,kendilerinin ısrarla somut adımları beklediklerini ama cevap alamadıklarını anlattıktan sonra lafı Kobani'ye getirecek.
Tüm uluslararası kamuoyunun Kobani'de yaşanan insanlık zulmüne! karşı Türkiye'den adım atmasını istemesine rağmen AKP' nin ısrarla Kobani'nin düşmesini istediğini,Kobani'deki anaların ağlamasına sessiz kaldığını,bununla da yetinmeyerek insanlık düşmanı IŞİD'e gizliden destek vererek açılımı bitirdiğini, Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan'ın da "Bizim için IŞİD ile PKK aynıdır" sözünün bardağı taşırdığını ve haklı olarak Kürt halklarını tüm vilayetlerde sokağa döktüğünü, sokaklarda yaşanan tedhişin sorumlusunun kesinlikle AKP ve R.T.Erdoğan olduğunu ilan ederek aşağıdaki taleplerini sıralayacak:
"Kürt halkı, açılımın sürmesini ve Türklerle birlikte kardeşçe yaşamayı istiyor ancak karşı tarafın da artık icraat yapması gerekiyor, sabrımız taştı" diyecek.
"Bu bağlamda 15 Ekim (Veya 30 Ekim) tarihine kadar önder Apo (İt demek istiyor) serbest bırakılmazsa,Güneydoğudaki güvenlik güçleri demokratik hakkını kullanan halkı tacizden vazgeçip şehir (veya ilçe) dışına çıkarılmazsa parti yönetimimizi toplayacağız ve HDP'nin TBMM'den çekilmesi konusunu karara bağlayacağız." DİYECEK...
Bayrak indirme ve Atatürk heykellerinin yakılması konusunun da provokasyon olduğunu kapıları tamamen kapatmamak adına araya sıkıştıracak.
DİYECEK DE:
Partilerinin de, PKK'nın da tamamen ABD ve İsrail'in emrinde olduklarını, gerek ABD'ye davet edilerek, gerekse de ABD'liler geldiğinde sürekli olarak görüşüp Türkiye' yi bölmek için,Kürt halkının tamamını PKK'lı yapmak için,Kürt halkını sokağa döküp ayaklanma yaptırmak ve Türk-Kürt iç savaşı çıkarmak için EMİR VE TALİMATLAR ALDIKLARINI HİÇ SÖYLEMEYECEK.
Selahattin Demirtaş, yarın Diyarbakır'da çok önemli bir basın açıklaması yapacaklarını duyurdu.Basının ilgisi büyük. Manşetlere de yansımış.
PEKİ NE DİYECEK DEMİRTAŞ?
Onlardan önce yazıverelim İnşaallah:
Uzun bir konuşma yapacak. Açılım sürecine nasıl gelindiğini, açılımın hükumet ve AKP tarafından nasıl engellendiğini,PKK' nın üzerine düşenleri yaptığını,hiç şehit cenazesi gelmediğini,anaların ağlamadığını ama AKP'nin açılım sürecinde üzerine düşen görevleri yapmamakta ısrar ettiğini, oyaladığını,kendilerinin ısrarla somut adımları beklediklerini ama cevap alamadıklarını anlattıktan sonra lafı Kobani'ye getirecek.
Tüm uluslararası kamuoyunun Kobani'de yaşanan insanlık zulmüne! karşı Türkiye'den adım atmasını istemesine rağmen AKP' nin ısrarla Kobani'nin düşmesini istediğini,Kobani'deki anaların ağlamasına sessiz kaldığını,bununla da yetinmeyerek insanlık düşmanı IŞİD'e gizliden destek vererek açılımı bitirdiğini, Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan'ın da "Bizim için IŞİD ile PKK aynıdır" sözünün bardağı taşırdığını ve haklı olarak Kürt halklarını tüm vilayetlerde sokağa döktüğünü, sokaklarda yaşanan tedhişin sorumlusunun kesinlikle AKP ve R.T.Erdoğan olduğunu ilan ederek aşağıdaki taleplerini sıralayacak:
"Kürt halkı, açılımın sürmesini ve Türklerle birlikte kardeşçe yaşamayı istiyor ancak karşı tarafın da artık icraat yapması gerekiyor, sabrımız taştı" diyecek.
"Bu bağlamda 15 Ekim (Veya 30 Ekim) tarihine kadar önder Apo (İt demek istiyor) serbest bırakılmazsa,Güneydoğudaki güvenlik güçleri demokratik hakkını kullanan halkı tacizden vazgeçip şehir (veya ilçe) dışına çıkarılmazsa parti yönetimimizi toplayacağız ve HDP'nin TBMM'den çekilmesi konusunu karara bağlayacağız." DİYECEK...
Bayrak indirme ve Atatürk heykellerinin yakılması konusunun da provokasyon olduğunu kapıları tamamen kapatmamak adına araya sıkıştıracak.
DİYECEK DE:
Partilerinin de, PKK'nın da tamamen ABD ve İsrail'in emrinde olduklarını, gerek ABD'ye davet edilerek, gerekse de ABD'liler geldiğinde sürekli olarak görüşüp Türkiye' yi bölmek için,Kürt halkının tamamını PKK'lı yapmak için,Kürt halkını sokağa döküp ayaklanma yaptırmak ve Türk-Kürt iç savaşı çıkarmak için EMİR VE TALİMATLAR ALDIKLARINI HİÇ SÖYLEMEYECEK.
7 Ekim 2014 Salı
BİR YILDAN BERİ BU FOTOĞRAF İÇİN UYARIYORUZ
BİR YILDAN BERİ BU FOTOĞRAF İÇİN UYARIYORUZ
BU FOTOĞRAFIN SORUMLUSU ABD VE ABD'NİN KÜRT POLİTİKASINA AÇILIM İLE DESTEK VEREN AKP'DİR.
İSTEYEN AÇSIN BAKSIN KAÇ TANE YAZIMIZ VAR BU SİTEDE.
BU FOTOĞRAFI ÇOK ÖNCE HABER VERDİK VE UYARDIK. "YAPMAYIN BU AÇILIM YANLIŞ" DEDİK.
AÇILIM ÖNCESİ:
Sinmiş ve bitme noktasına gelmiş bir PKK. Kandilden de BDP den de söylenen ortak beyan "Biz devlet istemiyoruz, sadece demokratik hak arayışımız var"
1992-1995 arası Osman Paşamızın mücadelesi ve 1995-2000 arası yapılan mücadelelerde PKK bitme noktasına gelmişti.
Ama AKP'nin açılım politikası ile sözde barış dönemine girildi. Bunun anlamı şuydu:
Siz, toplamda otuz kişilik bir terörist yapıya baskın yapıyorsunuz yarısı ölüyor kalanı yaralı.Sonra merhamete geliyorsunuz ve "Artık baskına son veriyorum; konuşarak anlaşacağım" diyorsunuz. O yaralılar iyileşiyor ve yeni elemanlar devşirip karşınıza bu kez altmış kişi ile çıkıyor ve yeni katılacaklara da "Bizi yenemezler, bakınız yenemediler, daha güçlüyüz" diyorlar.Senin merhametini fırsata çevirip nankörlüklerini yapıyorlar. İşte açılım bu.
Peki IŞİD ne yapıyor? "Merhamet benim işim değil" diyor. Baskında yarısını öldürüyor,kalan yarısını da yaralı olarak ele geçirip kesiyor. Kesin çözüm yani. Bu nedenle Türkiye'ye karşı sürekli güçlenen PKK, IŞİD'e karşı güçlenemiyor.
Açılım öncesi üç yüz Kürtten biri PKK'lı iken açılımdan sonra üç yüz Kürtten yüz tanesi PKK'lı oldu. İmralı itinin verdiği 15 Ekim tarihinin de hiç bir anlamı yoktur. Çünkü zaten hem PKK hem de PYD yöneticileri ayaklanma emrini verdiler.
Hala açılım için "DOĞRU" diyen varsa da bir şey diyemiyoruz yani.
GEÇELİM İFŞAATLARA
Kürtler için 3.Dünya Savaşı başladı demiştik. Yine aynı şeyi söylüyoruz. Kürtler için 3.Dünya Savaşı IŞİD'e karşı Mahmur'da başlattıkları savaş ile başlamıştır ve 2020 yılına kadar da hiç bitmeyecektir.
Ve buraya dikkat?
Türkiye için de 3.Dünya Savaşı bugün yaşanan kalkışmalarla başlamıştır ve güney doğumuz 2020 yılına kadar huzur ve refah görmeyecek. Taki Melhamei Kübrayı kazanana kadar.
Türkiye'nin güneydoğusu ile ilgili Hadis yorumlarında Diyarbakır,Şırnak,Nusaybin,Erbil de olaylar olacağı bildirilmiş. Bu olayların ne tür olaylar olacağı hususu ise hadisde bunlardan hemen önce anlatılan Suriye yani Şam'daki olaylardır.Yani Şam'da ne olacaksa buralarda da o olacak anlamı çıkıyor.
Bir takipçimiz de bu hadislerin paylaşılmasını istemiş ama bizim siteden çok daha kaliteli hadis siteleri var. Ahir zamanla ilgili hadisler yazınca yüzlerce site çıkıyor.Takipçilerimiz hadisleri onlardan takip etsinler İnşallah.
ABD'nin Rasulayn fitnesi başlıklı yazımızda ifşaat ettiğimiz konular bugün bire bir gerçekleşti.
ABD önce Rasulayn'da bir oyun oynadı.Oyun şuydu:
El Nusra Rasulayn'a saldıracak ve Rasulayn'ı El Nusra'ya karşı PYD-PKK koruyacaktı.Böylece Rasulayn'ın hemen Türkiye yakasında bulunan Ceylanpınar nedeniyle Viranşehir'den ta Şanlı Urfa'mızın tamamı PKK taraftarı olmak zorunda kalacaktı.O zaman Türkiye El Nusra oyununu bozmuştu.Osman Baydemir bile Şanlı Urfamıza bu amaçla aday gösterilmişti.Şanlı Urfayı,Diyarbakır yapacaklardı.
ABD aynı oyunu bu kez IŞİD ile Kobani'de oynadı ve açılımın etkisiyle de yeterli çoğunlukta Kürtler PKK'lı yapılmış oldu. Psaki'nin sevincine diyecek yoktu son basın açıklamasında. Bu işin bir de Melhamei Kübrası var tabi.
ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR
BU FOTOĞRAFIN SORUMLUSU ABD VE ABD'NİN KÜRT POLİTİKASINA AÇILIM İLE DESTEK VEREN AKP'DİR.
İSTEYEN AÇSIN BAKSIN KAÇ TANE YAZIMIZ VAR BU SİTEDE.
BU FOTOĞRAFI ÇOK ÖNCE HABER VERDİK VE UYARDIK. "YAPMAYIN BU AÇILIM YANLIŞ" DEDİK.
AÇILIM ÖNCESİ:
Sinmiş ve bitme noktasına gelmiş bir PKK. Kandilden de BDP den de söylenen ortak beyan "Biz devlet istemiyoruz, sadece demokratik hak arayışımız var"
1992-1995 arası Osman Paşamızın mücadelesi ve 1995-2000 arası yapılan mücadelelerde PKK bitme noktasına gelmişti.
Ama AKP'nin açılım politikası ile sözde barış dönemine girildi. Bunun anlamı şuydu:
Siz, toplamda otuz kişilik bir terörist yapıya baskın yapıyorsunuz yarısı ölüyor kalanı yaralı.Sonra merhamete geliyorsunuz ve "Artık baskına son veriyorum; konuşarak anlaşacağım" diyorsunuz. O yaralılar iyileşiyor ve yeni elemanlar devşirip karşınıza bu kez altmış kişi ile çıkıyor ve yeni katılacaklara da "Bizi yenemezler, bakınız yenemediler, daha güçlüyüz" diyorlar.Senin merhametini fırsata çevirip nankörlüklerini yapıyorlar. İşte açılım bu.
Peki IŞİD ne yapıyor? "Merhamet benim işim değil" diyor. Baskında yarısını öldürüyor,kalan yarısını da yaralı olarak ele geçirip kesiyor. Kesin çözüm yani. Bu nedenle Türkiye'ye karşı sürekli güçlenen PKK, IŞİD'e karşı güçlenemiyor.
Açılım öncesi üç yüz Kürtten biri PKK'lı iken açılımdan sonra üç yüz Kürtten yüz tanesi PKK'lı oldu. İmralı itinin verdiği 15 Ekim tarihinin de hiç bir anlamı yoktur. Çünkü zaten hem PKK hem de PYD yöneticileri ayaklanma emrini verdiler.
Hala açılım için "DOĞRU" diyen varsa da bir şey diyemiyoruz yani.
GEÇELİM İFŞAATLARA
Kürtler için 3.Dünya Savaşı başladı demiştik. Yine aynı şeyi söylüyoruz. Kürtler için 3.Dünya Savaşı IŞİD'e karşı Mahmur'da başlattıkları savaş ile başlamıştır ve 2020 yılına kadar da hiç bitmeyecektir.
Ve buraya dikkat?
Türkiye için de 3.Dünya Savaşı bugün yaşanan kalkışmalarla başlamıştır ve güney doğumuz 2020 yılına kadar huzur ve refah görmeyecek. Taki Melhamei Kübrayı kazanana kadar.
Türkiye'nin güneydoğusu ile ilgili Hadis yorumlarında Diyarbakır,Şırnak,Nusaybin,Erbil de olaylar olacağı bildirilmiş. Bu olayların ne tür olaylar olacağı hususu ise hadisde bunlardan hemen önce anlatılan Suriye yani Şam'daki olaylardır.Yani Şam'da ne olacaksa buralarda da o olacak anlamı çıkıyor.
Bir takipçimiz de bu hadislerin paylaşılmasını istemiş ama bizim siteden çok daha kaliteli hadis siteleri var. Ahir zamanla ilgili hadisler yazınca yüzlerce site çıkıyor.Takipçilerimiz hadisleri onlardan takip etsinler İnşallah.
ABD'nin Rasulayn fitnesi başlıklı yazımızda ifşaat ettiğimiz konular bugün bire bir gerçekleşti.
ABD önce Rasulayn'da bir oyun oynadı.Oyun şuydu:
El Nusra Rasulayn'a saldıracak ve Rasulayn'ı El Nusra'ya karşı PYD-PKK koruyacaktı.Böylece Rasulayn'ın hemen Türkiye yakasında bulunan Ceylanpınar nedeniyle Viranşehir'den ta Şanlı Urfa'mızın tamamı PKK taraftarı olmak zorunda kalacaktı.O zaman Türkiye El Nusra oyununu bozmuştu.Osman Baydemir bile Şanlı Urfamıza bu amaçla aday gösterilmişti.Şanlı Urfayı,Diyarbakır yapacaklardı.
ABD aynı oyunu bu kez IŞİD ile Kobani'de oynadı ve açılımın etkisiyle de yeterli çoğunlukta Kürtler PKK'lı yapılmış oldu. Psaki'nin sevincine diyecek yoktu son basın açıklamasında. Bu işin bir de Melhamei Kübrası var tabi.
ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM ALLAHU ALEM
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR
6 Ekim 2014 Pazartesi
GKRY, HER AN DOĞALGAZ BULABİLİR
GKRY, HER AN DOĞALGAZ BULABİLİR
İKİ RESİM ARASINDA NASIL BİR İLİŞKİ VAR?
Zırhlı birlikler Kobani karşısında mevzilenmiş durumda ve her şeye hazırlıklı.
Önce rehineler kurtarıldı,arkasından tezkere geçti sonra da koalisyona katılma kararı alındı.
Başbakanın tek şartı Esad'ın devrilmesi. "Esad'ı da devirecek isek koalisyon ile kara harekatına gireriz yoksa girmeyiz" deniliyor.
ABD, bu talebe olumsuz yanıt verdi.Esad'a karşı muhalefetin desteklendiğini ve desteğe devam edileceğini ama koalisyonun IŞİD'e karşı kurulduğunu, bu nedenle kara harekatının Esad'a karşı yapılmayacağını, IŞİD'e karşı yapılacağını açıkladı. (Psaki) (ABD,IŞİD'e kara harekatı falan yapmayacak bu yalandır.)
ABD, hükumetin teklifini kabul etseydi Esad ile yani Suriye ile savaşa girecektik.(ABD kabul etmez,amacı başka,aşağıda yazacağız.)
AKP'nin Suriye politikası en başından beri yanlıştı ve şimdi yine başladığımız yere döndük.
Hadis yorumlarına göre Esad'ın devrilmesi demek 3.Dünya Savaşı demek. Bunu yapacak olan da Türkiye değil o yüzden Türkiye'nin Esad'a karşı bir kara harekatı yapması mümkün görünmüyor.
AKP'ye kalsa bugün yapacak ama hep gizli bir el hesapları bozuyor ve 3 yıldan beri Esad'a AKP'nin istediği operasyon bir türlü yapılamıyor.
Gizli bir ele ilişkin küçük bir örnek verirsek:
PKK'lıları öldürmekten vazgeçtik. (Tabi AKP) Konuşup anlaşacağız dedik ama IŞİD yine öldürüyor ve Türkiye'nin çıkarları da AKP'nin hiç bir dahli olmadan korunuyor. Kader diyelim.
Suriye'ye girmek istiyoruz ama (Tabi AKP):
İŞTE 2.RESİM
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi uluslararası sularda bir İtalyan şirketi ile Doğalgaz arıyor. Ekonomik krizden çıkış için bütün ümitlerini bu aramaya bağlamış durumdalar.
Dış İşleri Bakanlığımızın "Durdurun" tepkisine "Durdurmayız" resti ile cevap verdiler.
Bir ay içinde bu aramalardan çok yüksek miktarda doğalgaz bulunursa ve GKRY'nde bayram yapılırsa ne olacak?
Biz söyleyiverelim: Şeyh Abdullah Dağıstani Hazretlerinin ifşaatı gerçek olacak.
Türkiye bu platformu ablukaya alacak ve "sattırmam" diyecek.Yunanistan,Türkiye'ye saldıracak.
Biz de İnşaallah Bosna'ya kadar gideceğiz ama bu yine AKP'nin bir başarısı olmayacak.Onu da yazalım. Çünkü AKP'ye kalsa bugün Suriye'ye girip Esad'ı devirecek.Suriye ile Irak ile İran ile Rusya ile düşman olacak.ABD kendisi devirmeye çalıştı da Esad'ı;bunlar arka çıkınca deviremedi biz bunu göremiyor muyuz?
BİZE GÖRE ABD TAKTİK DEĞİŞTİRMİŞTİR
ABD'nin kimyasal silah bahanesi ile geçen yıl Suriye' yi füze yağmuruna tutma operasyonu ile ilgili İran medyasında bir haber çıkmıştı. ABD ve İsrail Doğu Akdeniz'de sözde tatbikat adı altında Suriye'ye iki füze gönderdiler ama Rusya'nın Akdeniz'de bulunan savaş gemisinden atılan iki füze ile bu füzeler imha edilince ABD, Suriye operasyonundan vazgeçti şeklinde bir haberdi.İran da yalan söylüyor ama gelinen bu noktada doğru da olabilir.
TAKTİK DEĞİŞİKLİĞİNİN NEDENİ DE BU OLABİLİR.
YENİ TAKTİK ŞU:
ABD,3.Dünya Savaşı'nı daha o zaman gördü ve IŞİD operasyonu ile Rusya ve İran'ı tuş etmeye çalışıyor.
Suriye'deki muhalefeti tek tek ele aldı. ÖSO,El Nusra,İslami Cephe ve IŞİD.
IŞİD'in haricinde bunların hiçbiri bize tam bir sadakatla bağlı değil ve üstelik IŞİD kadar da savaşçı değiller.Öyleyse IŞİD'i daha da güçlendirelim,Esad ile flört halinde olan ve savaşmayan PYD'yi de IŞİD'e yok ettirirken IŞİD'in reklamını da yapalım ve tüm muhalefeti IŞİD'in arkasına toplayalım ve Esad'ı IŞİD'e devirttirelim.(IŞİD'in güçlenmesinin bir nedeni de başarılı olması nedeniyle diğer muhaliflerin katılımlarıdır.)
(Ayrıca ABD,IŞİD'in Türkiye sınırlarındaki operasyonları ile Türkiye'de PKK' yı güçlendirmeyi amaçlıyor,onu da yazalım.Suriye'de Esad'a düşman olmayan PKK,PYD yok olsun, Türkiye'de Türkiye'yi bölmeye çalışan PKK,PYD ise güçlü olsun.Bu bağlamda ABD, PYD'lileri de artık Suriye'de değil Türkiye'de istiyor dersek, herhalde yanlış olmaz.)
O zaman Suriye'deki iç savaşa dış müdahale olmayacağından hem Rusya hem de İran yerine oturur ve ses çıkartamaz biz de Esad'dan kurtulmuş oluruz. EVET YENİ TAKTİK BU.
Türkiye'nin Esad şartına da işte bu yüzden HAYIR DEDİLER.EVET DEMEYECEKLER TÜRKİYE DE GİRMEYECEK.
PEKİ IŞİD'İ BOMBALAYACAKLAR MI?
Kobani'de hayır. Kobani'deki koalisyonun yardımlarını Salih Müslim gayri ciddi buldu."Dağı taşı bombalıyorlar IŞİD'e zarar vermiyorlar" dedi.Yani Kobani IŞİD'in olacak,IŞİD'in kuzeyde işi bitecek ve güneye yönelecek.Onu da yazıverelim ilk hedefi:HALEP'TİR.
Ama Musul'dan IŞİD'i çıkarıp musul'u Barzani'ye verecekler. Çünkü Barzani PYD gibi ABD'ye rağmen işler yapmıyor tamamen ABD'nin uşağı durumundadır.Kendisine Kürt Devleti kurdurulacak.
İran da Suriye'de yediği darbenin bedelini Irak Ordusunu kullanıp Barzani'ye ödettirecek.
İKİ RESİM ARASINDA NASIL BİR İLİŞKİ VAR?
Zırhlı birlikler Kobani karşısında mevzilenmiş durumda ve her şeye hazırlıklı.
Önce rehineler kurtarıldı,arkasından tezkere geçti sonra da koalisyona katılma kararı alındı.
Başbakanın tek şartı Esad'ın devrilmesi. "Esad'ı da devirecek isek koalisyon ile kara harekatına gireriz yoksa girmeyiz" deniliyor.
ABD, bu talebe olumsuz yanıt verdi.Esad'a karşı muhalefetin desteklendiğini ve desteğe devam edileceğini ama koalisyonun IŞİD'e karşı kurulduğunu, bu nedenle kara harekatının Esad'a karşı yapılmayacağını, IŞİD'e karşı yapılacağını açıkladı. (Psaki) (ABD,IŞİD'e kara harekatı falan yapmayacak bu yalandır.)
ABD, hükumetin teklifini kabul etseydi Esad ile yani Suriye ile savaşa girecektik.(ABD kabul etmez,amacı başka,aşağıda yazacağız.)
AKP'nin Suriye politikası en başından beri yanlıştı ve şimdi yine başladığımız yere döndük.
Hadis yorumlarına göre Esad'ın devrilmesi demek 3.Dünya Savaşı demek. Bunu yapacak olan da Türkiye değil o yüzden Türkiye'nin Esad'a karşı bir kara harekatı yapması mümkün görünmüyor.
AKP'ye kalsa bugün yapacak ama hep gizli bir el hesapları bozuyor ve 3 yıldan beri Esad'a AKP'nin istediği operasyon bir türlü yapılamıyor.
Gizli bir ele ilişkin küçük bir örnek verirsek:
PKK'lıları öldürmekten vazgeçtik. (Tabi AKP) Konuşup anlaşacağız dedik ama IŞİD yine öldürüyor ve Türkiye'nin çıkarları da AKP'nin hiç bir dahli olmadan korunuyor. Kader diyelim.
Suriye'ye girmek istiyoruz ama (Tabi AKP):
İŞTE 2.RESİM
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi uluslararası sularda bir İtalyan şirketi ile Doğalgaz arıyor. Ekonomik krizden çıkış için bütün ümitlerini bu aramaya bağlamış durumdalar.
Dış İşleri Bakanlığımızın "Durdurun" tepkisine "Durdurmayız" resti ile cevap verdiler.
Bir ay içinde bu aramalardan çok yüksek miktarda doğalgaz bulunursa ve GKRY'nde bayram yapılırsa ne olacak?
Biz söyleyiverelim: Şeyh Abdullah Dağıstani Hazretlerinin ifşaatı gerçek olacak.
Türkiye bu platformu ablukaya alacak ve "sattırmam" diyecek.Yunanistan,Türkiye'ye saldıracak.
Biz de İnşaallah Bosna'ya kadar gideceğiz ama bu yine AKP'nin bir başarısı olmayacak.Onu da yazalım. Çünkü AKP'ye kalsa bugün Suriye'ye girip Esad'ı devirecek.Suriye ile Irak ile İran ile Rusya ile düşman olacak.ABD kendisi devirmeye çalıştı da Esad'ı;bunlar arka çıkınca deviremedi biz bunu göremiyor muyuz?
BİZE GÖRE ABD TAKTİK DEĞİŞTİRMİŞTİR
ABD'nin kimyasal silah bahanesi ile geçen yıl Suriye' yi füze yağmuruna tutma operasyonu ile ilgili İran medyasında bir haber çıkmıştı. ABD ve İsrail Doğu Akdeniz'de sözde tatbikat adı altında Suriye'ye iki füze gönderdiler ama Rusya'nın Akdeniz'de bulunan savaş gemisinden atılan iki füze ile bu füzeler imha edilince ABD, Suriye operasyonundan vazgeçti şeklinde bir haberdi.İran da yalan söylüyor ama gelinen bu noktada doğru da olabilir.
TAKTİK DEĞİŞİKLİĞİNİN NEDENİ DE BU OLABİLİR.
YENİ TAKTİK ŞU:
ABD,3.Dünya Savaşı'nı daha o zaman gördü ve IŞİD operasyonu ile Rusya ve İran'ı tuş etmeye çalışıyor.
Suriye'deki muhalefeti tek tek ele aldı. ÖSO,El Nusra,İslami Cephe ve IŞİD.
IŞİD'in haricinde bunların hiçbiri bize tam bir sadakatla bağlı değil ve üstelik IŞİD kadar da savaşçı değiller.Öyleyse IŞİD'i daha da güçlendirelim,Esad ile flört halinde olan ve savaşmayan PYD'yi de IŞİD'e yok ettirirken IŞİD'in reklamını da yapalım ve tüm muhalefeti IŞİD'in arkasına toplayalım ve Esad'ı IŞİD'e devirttirelim.(IŞİD'in güçlenmesinin bir nedeni de başarılı olması nedeniyle diğer muhaliflerin katılımlarıdır.)
(Ayrıca ABD,IŞİD'in Türkiye sınırlarındaki operasyonları ile Türkiye'de PKK' yı güçlendirmeyi amaçlıyor,onu da yazalım.Suriye'de Esad'a düşman olmayan PKK,PYD yok olsun, Türkiye'de Türkiye'yi bölmeye çalışan PKK,PYD ise güçlü olsun.Bu bağlamda ABD, PYD'lileri de artık Suriye'de değil Türkiye'de istiyor dersek, herhalde yanlış olmaz.)
O zaman Suriye'deki iç savaşa dış müdahale olmayacağından hem Rusya hem de İran yerine oturur ve ses çıkartamaz biz de Esad'dan kurtulmuş oluruz. EVET YENİ TAKTİK BU.
Türkiye'nin Esad şartına da işte bu yüzden HAYIR DEDİLER.EVET DEMEYECEKLER TÜRKİYE DE GİRMEYECEK.
PEKİ IŞİD'İ BOMBALAYACAKLAR MI?
Kobani'de hayır. Kobani'deki koalisyonun yardımlarını Salih Müslim gayri ciddi buldu."Dağı taşı bombalıyorlar IŞİD'e zarar vermiyorlar" dedi.Yani Kobani IŞİD'in olacak,IŞİD'in kuzeyde işi bitecek ve güneye yönelecek.Onu da yazıverelim ilk hedefi:HALEP'TİR.
Ama Musul'dan IŞİD'i çıkarıp musul'u Barzani'ye verecekler. Çünkü Barzani PYD gibi ABD'ye rağmen işler yapmıyor tamamen ABD'nin uşağı durumundadır.Kendisine Kürt Devleti kurdurulacak.
İran da Suriye'de yediği darbenin bedelini Irak Ordusunu kullanıp Barzani'ye ödettirecek.
5 Ekim 2014 Pazar
NERGİS GÜLÜ SEN BAHARLA GEL
NERGİS GÜLÜ SEN BAHARLA GEL
BAHARDA BEKLENEN HZ.MEHDİ AS'DIR. Şİİ KAYNAKLARINA GÖRE DUALAR HEP BAHAR İÇİNDİR.
ANCAK HZ.MEHDİ AS'DAN SONRA TEKRAR BAHAR GELMEYECEKTİR.HZ.MEHDİ AS SON BAHARDIR.
İLK BAHARDAN SONRA SON BAHAR GELECEĞİNE GÖRE HZ.MEHDİ AS DA İLK BAHARDA DEĞİL SON BAHARDA GELECEKTİR.İNŞALLAH.
23 EKİM 2015 CUMA GÜNÜ YATSI NAMAZINDAN SONRA YANİ 10 MUHARREMİN BİTİP 11 MUHARREM CUMARTESİ GÜNÜNÜN İLK SAATLERİNDE BEKLİYORUZ İNŞAALLAH.
EN DOĞRUSUNU ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH CC BİLİR. ALLAHU ALEM.
İNŞAALLAH RABBİM NASİP BUYURUR.
BAHARDA BEKLENEN HZ.MEHDİ AS'DIR. Şİİ KAYNAKLARINA GÖRE DUALAR HEP BAHAR İÇİNDİR.
ANCAK HZ.MEHDİ AS'DAN SONRA TEKRAR BAHAR GELMEYECEKTİR.HZ.MEHDİ AS SON BAHARDIR.
İLK BAHARDAN SONRA SON BAHAR GELECEĞİNE GÖRE HZ.MEHDİ AS DA İLK BAHARDA DEĞİL SON BAHARDA GELECEKTİR.İNŞALLAH.
23 EKİM 2015 CUMA GÜNÜ YATSI NAMAZINDAN SONRA YANİ 10 MUHARREMİN BİTİP 11 MUHARREM CUMARTESİ GÜNÜNÜN İLK SAATLERİNDE BEKLİYORUZ İNŞAALLAH.
EN DOĞRUSUNU ŞÜPHESİZ Kİ ALLAH CC BİLİR. ALLAHU ALEM.
İNŞAALLAH RABBİM NASİP BUYURUR.
4 Ekim 2014 Cumartesi
ALMANYA'NIN NİYETİNİN NE OLDUĞU VERDİĞİ SİLAHTAN BELLİ
ALMANYA'NIN NİYETİNİN NE OLDUĞU VERDİĞİ SİLAHTAN BELLİ
Almanya, Peşmergeye yani Barzani'ye güdümlü tanksavar füzeleri veriyor ve eğitimi için Erbil'de bir tesis kurmaya hazırlanıyor.
Almanya'nın gerekçesi ise IŞİD. Yani "IŞİD'e karşı veriyorum" diyor.
Almanya yalan söylüyor, Türkiye'ye karşı düşmanlık yapıyor. Bu silahlar alan hakimiyeti sağlamak için kullanılacak.
Yani Almanya Barzani'nin Kürt Devleti kurmasını istiyor ve çizdiği sınırları da bu silahlarla savunması için veriyor.
Barzani'nin bölgesini işgal etmek isteyen ordu füzelerle işgal edemez, sadece yıkım yapar.Uçaklarla işgal edemez yıkım yapar. İşgal için illa ki kara harekatı gerekir ki onun da olmazsa olmazı zırhlı birliklerdir.
Peşmerge çetelerine verilen bu silahlarla bu bölgeye kara harekatı önlenecek, hiç bir tank giremeyecek. Olay budur.
Eğer Almanya Peşmerge'ye gelişmiş Uçak savar füzeleri verseydi o zaman niyeti ortaya çıkacak ve "IŞİD'in uçağı mı var, niçin ve kime karşı veriyorsun bu füzeleri" denilecekti.
IŞİD'in üç beş tane tankı var ya bahane hazır. Ama Almanya el altından yani gizliden Uçaksavar füzeleri de verir bunlara. Demedi demeyin.
Bu tanksavar füzeleri Barzani'ye, IŞİD'e karşı kullansın diye verilmedi, Irak Merkezi Hükümeti'ne karşı kullanılacak. Bağımsızlığa Türkiye de itiraz ederse daha şimdiden hazırlık yapıyorlar.
ALMANYA'NIN DERDİ NE? TÜRKİYE'YE NİÇİN DÜŞMANLIK EDİYOR?
Türkiye yakında yüz milyonluk nüfusu ve 748 bin km2 lik yüz ölçümü ile gelişmiş bir devlet olarak AB kapısında olacak.Almanya'da yaşayan kardeşlerimiz nedeniyle Almanya; bizi AB'ne ister alsınlar isterse almasınlar Avrupa'da Türkiye karşısında etkinliğini kaybetmekten korkuyor.
Aslında bu doğru değil ama Siyonistler Almanya'da böyle bir algı oluşturuyorlar. Bunların yerinde siyonizmin kontrolünde olmayan Almanlar olsaydı asla PKK'ya,Peşmergeye destek vermezlerdi.
"Türkiye bölünsün,zayıflasın AB'ye alalım ve bizim kontrolümüzde olsun" istiyorlar. Yani Almanya Türkiye'yi bölüp batısını AB'ye alıp kontrol etmek ve Almanya'daki kardeşlerimizden de bu şekilde kurtulmak istiyor.
Ama bu, Almanya'nın tarihsel süreç içerisindeki bir devlet politikası değil ve şu anki Merkel yönetiminin saçmalığıdır. Çünkü Almanlar Türkleri düşman olarak görmemişler ve ABD'nin bizim için yapmadığı yatırımları Türkiye ekonomisine kazandırmışlardır.
MAN,Mercedes fabrikaları en önemli otomotiv fabrikaları arasındadır.(Ankara-Bursa ve Aksaray)
Devlet büyüklerimiz Merkel'i uyarmalı ve Türkiye'nin dostluğu kadar düşmanlığının da kuvvetli olduğu hatırlatılmalı.
Ama Merkel yola gelmez, açıkça siyonizme çalışıyor.İsrail'e Denizaltı vermesiyle Barzani'ye Tanksavar füzesi vermesi arasında hiç bir fark yok ve ikisini de İsrail için yapıyor.
Tabi Almanya da Merkel'den ibaret değil ve diğer Almanya ile Merkel'i hizaya getirmek mümkün.
Tanksavar füzelerinin hikayesi bu.
Almanya, Peşmergeye yani Barzani'ye güdümlü tanksavar füzeleri veriyor ve eğitimi için Erbil'de bir tesis kurmaya hazırlanıyor.
Almanya'nın gerekçesi ise IŞİD. Yani "IŞİD'e karşı veriyorum" diyor.
Almanya yalan söylüyor, Türkiye'ye karşı düşmanlık yapıyor. Bu silahlar alan hakimiyeti sağlamak için kullanılacak.
Yani Almanya Barzani'nin Kürt Devleti kurmasını istiyor ve çizdiği sınırları da bu silahlarla savunması için veriyor.
Barzani'nin bölgesini işgal etmek isteyen ordu füzelerle işgal edemez, sadece yıkım yapar.Uçaklarla işgal edemez yıkım yapar. İşgal için illa ki kara harekatı gerekir ki onun da olmazsa olmazı zırhlı birliklerdir.
Peşmerge çetelerine verilen bu silahlarla bu bölgeye kara harekatı önlenecek, hiç bir tank giremeyecek. Olay budur.
Eğer Almanya Peşmerge'ye gelişmiş Uçak savar füzeleri verseydi o zaman niyeti ortaya çıkacak ve "IŞİD'in uçağı mı var, niçin ve kime karşı veriyorsun bu füzeleri" denilecekti.
IŞİD'in üç beş tane tankı var ya bahane hazır. Ama Almanya el altından yani gizliden Uçaksavar füzeleri de verir bunlara. Demedi demeyin.
Bu tanksavar füzeleri Barzani'ye, IŞİD'e karşı kullansın diye verilmedi, Irak Merkezi Hükümeti'ne karşı kullanılacak. Bağımsızlığa Türkiye de itiraz ederse daha şimdiden hazırlık yapıyorlar.
ALMANYA'NIN DERDİ NE? TÜRKİYE'YE NİÇİN DÜŞMANLIK EDİYOR?
Türkiye yakında yüz milyonluk nüfusu ve 748 bin km2 lik yüz ölçümü ile gelişmiş bir devlet olarak AB kapısında olacak.Almanya'da yaşayan kardeşlerimiz nedeniyle Almanya; bizi AB'ne ister alsınlar isterse almasınlar Avrupa'da Türkiye karşısında etkinliğini kaybetmekten korkuyor.
Aslında bu doğru değil ama Siyonistler Almanya'da böyle bir algı oluşturuyorlar. Bunların yerinde siyonizmin kontrolünde olmayan Almanlar olsaydı asla PKK'ya,Peşmergeye destek vermezlerdi.
"Türkiye bölünsün,zayıflasın AB'ye alalım ve bizim kontrolümüzde olsun" istiyorlar. Yani Almanya Türkiye'yi bölüp batısını AB'ye alıp kontrol etmek ve Almanya'daki kardeşlerimizden de bu şekilde kurtulmak istiyor.
Ama bu, Almanya'nın tarihsel süreç içerisindeki bir devlet politikası değil ve şu anki Merkel yönetiminin saçmalığıdır. Çünkü Almanlar Türkleri düşman olarak görmemişler ve ABD'nin bizim için yapmadığı yatırımları Türkiye ekonomisine kazandırmışlardır.
MAN,Mercedes fabrikaları en önemli otomotiv fabrikaları arasındadır.(Ankara-Bursa ve Aksaray)
Devlet büyüklerimiz Merkel'i uyarmalı ve Türkiye'nin dostluğu kadar düşmanlığının da kuvvetli olduğu hatırlatılmalı.
Ama Merkel yola gelmez, açıkça siyonizme çalışıyor.İsrail'e Denizaltı vermesiyle Barzani'ye Tanksavar füzesi vermesi arasında hiç bir fark yok ve ikisini de İsrail için yapıyor.
Tabi Almanya da Merkel'den ibaret değil ve diğer Almanya ile Merkel'i hizaya getirmek mümkün.
Tanksavar füzelerinin hikayesi bu.
FUAT AVNİ KİM OLABİLİR?
FUAT AVNİ KİM OLABİLİR?
Hükümet ile ilgili en gizli bilgileri paylaşıyor ve hükümetin belalısı olarak tanımlanıyor.
Paylaştıkları genelde AKP aleyhine kamuoyu oluşturacak türden bilgiler. Pek çok kişinin adı sayıldı.Üstelik AKP yöneticilerinden diğer AKP yöneticileri için "Fuat Avni'dir" iddialarında bulunuldu. En üst düzey yöneticiler.
Abdullah Gül mü?
Hayrünnisa Gül mü?
Bülent Arınç mı?
Ali Babacan mı?
İdris Naim Şahin mi?
İdris Bal mı?
Başkalarını da saydılar.. Kimler mi saydı? Yine AKP yöneticileri..
Dikkat edilirse AKP içerisinde AKP'nin en üst seviyedeki bilgilerine ulaşabilen ve bunları AKP aleyhine kullanan bir AKP'linin olduğunu yine en üst düzey AKP'liler iddia ettiler. Sızma var diyorlardı.
PEKİ KİM OLABİLİR BU FUAT AVNİ?
Bir kısmı gizli ya da özel bir kaç toplantıda konuşulanları öğrenebilen biri. Düz mantık ile bulmak çok kolay. Bu toplantıların hepsinde de katılımcı olarak bulunan kişi kimdir?
Ama bu kadar basit değil işte.Çünkü o toplantıların hepsine de katılmış ortak bir katılımcı yok.
Bir toplantıda A,B,C şahısları bir araya gelmiş, diğerinde D,E,F,G, hatta bir başka toplantıda K,L,M,N,O bir araya gelmiş.
O ZAMAN ŞU SONUÇ ORTAYA ÇIKAR:
Madem ki bu Fuat Avni farklı mekanlarda farklı kişilerin katıldığı toplantılardan hiç katılmadığı halde haberdar oluyor o zaman mutlaka dinleme var.
Tabi dinleme deyince çeşitleri de devreye giriyor. Telefonlar, ortamlar, odalar dinleniyor olabilir.
O zaman bu Fuat Avni de bir şahıs olmaz, bir örgüt olur.
Hangi örgüt? Hangi örgüt olursa olsun MİT onu ortaya çıkarır.Ancak bir gizli servis olursa iş değişebilir.
Bizim vardığımız kanaat Fuat Avni'nin bir gizli servis olduğu şeklindedir.
Peki hangi gizli servis olabilir?
Bu soruyu cevaplamak için Fuat Avni'nin ortaya çıkış zamanı, AKP aleyhtarlığı ve Cemaat taraftarlığı da dikkate alınırsa:
Alman Gizli Servisi olamaz zira BND'nin Türkiye'de karşısında sadece MİT yoktur. CIA,MI6 da BND'nin faaliyetlerini engellerler. Zaten ortaya çıkmadı mı? Merkel sobelendi.
Geriye CIA,MI6 ve MOSSAD kalmaktadır. MİT, Mossad'a müsaade etmez. Yani Mossad olsaydı MİT Fuat Avni' yi çoktan sustururdu.
CIA MI? MI6 MI?
İkisi de olabilir çünkü zaten bu iki örgüt dünya çapında pek çok istihbarat olayında stratejik ortaktırlar.
Gezi Parkı olaylarının arkasında her iki örgüt de vardı.Ancak Cemaat konusunda bir ayrışma yapılabilir. Fuat Avni'nin Cemaat yanlısı olması MI6 yı da elemektedir.
Yani MI6 Cemaat için AKP yi dinleyip Cemaat lehine kullanmaz.
Geriye sadece CIA kalıyor.
Kritik soru şu:
AKP'nin ABD ile arası çok iyi iken ABD bunu niçin yapar?
Aslında bu sorunun geniş bir cevabını 16 Ağustos 2013 tarihli "Otuz Yüzlü ABD- Dokuz yüzlü AB" başlıklı yazımızda detaylı bir şekilde yazmıştık.
Buraya da kısaca şunu ilave edelim:
Bize göre ABD, Cemaati AKP'ye karşı bir koz olarak yedekte bekletmekte ve zamanı geldiğinde de AKP'yi indirmek için kullanmayı düşünmektedir.
Ve buraya dikkat!
AKP'nin Cemaat operasyonları da, tıpkı Balyoz,Kafes,Ergenekon,28 Şubat,12 Eylül operasyonları gibi bir yere kadar gidecek ve orada tıkanacaktır. ABD'ye göre işte o zaman sıra AKP'ye gelecektir.
NE YAPILMALI?
AKP de,Cemaat de,Ergenekon da tüm siyasi partilerimiz de tarikatlarımız da bizimdir ve bu Milletin unsurlarıdır. ABD'nin oyunlarına gelmeyelim ve bu cennet vatanı muasır medeniyet seviyesine çıkarmak, dünyanın en güçlü devletlerinden biri yapmak için birbirimizle didişmeyi bırakıp birlik beraberlik içinde çalışalım İnşaallah.
Bize göre Fuat Avni CIA'dır.
Hükümet ile ilgili en gizli bilgileri paylaşıyor ve hükümetin belalısı olarak tanımlanıyor.
Paylaştıkları genelde AKP aleyhine kamuoyu oluşturacak türden bilgiler. Pek çok kişinin adı sayıldı.Üstelik AKP yöneticilerinden diğer AKP yöneticileri için "Fuat Avni'dir" iddialarında bulunuldu. En üst düzey yöneticiler.
Abdullah Gül mü?
Hayrünnisa Gül mü?
Bülent Arınç mı?
Ali Babacan mı?
İdris Naim Şahin mi?
İdris Bal mı?
Başkalarını da saydılar.. Kimler mi saydı? Yine AKP yöneticileri..
Dikkat edilirse AKP içerisinde AKP'nin en üst seviyedeki bilgilerine ulaşabilen ve bunları AKP aleyhine kullanan bir AKP'linin olduğunu yine en üst düzey AKP'liler iddia ettiler. Sızma var diyorlardı.
PEKİ KİM OLABİLİR BU FUAT AVNİ?
Bir kısmı gizli ya da özel bir kaç toplantıda konuşulanları öğrenebilen biri. Düz mantık ile bulmak çok kolay. Bu toplantıların hepsinde de katılımcı olarak bulunan kişi kimdir?
Ama bu kadar basit değil işte.Çünkü o toplantıların hepsine de katılmış ortak bir katılımcı yok.
Bir toplantıda A,B,C şahısları bir araya gelmiş, diğerinde D,E,F,G, hatta bir başka toplantıda K,L,M,N,O bir araya gelmiş.
O ZAMAN ŞU SONUÇ ORTAYA ÇIKAR:
Madem ki bu Fuat Avni farklı mekanlarda farklı kişilerin katıldığı toplantılardan hiç katılmadığı halde haberdar oluyor o zaman mutlaka dinleme var.
Tabi dinleme deyince çeşitleri de devreye giriyor. Telefonlar, ortamlar, odalar dinleniyor olabilir.
O zaman bu Fuat Avni de bir şahıs olmaz, bir örgüt olur.
Hangi örgüt? Hangi örgüt olursa olsun MİT onu ortaya çıkarır.Ancak bir gizli servis olursa iş değişebilir.
Bizim vardığımız kanaat Fuat Avni'nin bir gizli servis olduğu şeklindedir.
Peki hangi gizli servis olabilir?
Bu soruyu cevaplamak için Fuat Avni'nin ortaya çıkış zamanı, AKP aleyhtarlığı ve Cemaat taraftarlığı da dikkate alınırsa:
Alman Gizli Servisi olamaz zira BND'nin Türkiye'de karşısında sadece MİT yoktur. CIA,MI6 da BND'nin faaliyetlerini engellerler. Zaten ortaya çıkmadı mı? Merkel sobelendi.
Geriye CIA,MI6 ve MOSSAD kalmaktadır. MİT, Mossad'a müsaade etmez. Yani Mossad olsaydı MİT Fuat Avni' yi çoktan sustururdu.
CIA MI? MI6 MI?
İkisi de olabilir çünkü zaten bu iki örgüt dünya çapında pek çok istihbarat olayında stratejik ortaktırlar.
Gezi Parkı olaylarının arkasında her iki örgüt de vardı.Ancak Cemaat konusunda bir ayrışma yapılabilir. Fuat Avni'nin Cemaat yanlısı olması MI6 yı da elemektedir.
Yani MI6 Cemaat için AKP yi dinleyip Cemaat lehine kullanmaz.
Geriye sadece CIA kalıyor.
Kritik soru şu:
AKP'nin ABD ile arası çok iyi iken ABD bunu niçin yapar?
Aslında bu sorunun geniş bir cevabını 16 Ağustos 2013 tarihli "Otuz Yüzlü ABD- Dokuz yüzlü AB" başlıklı yazımızda detaylı bir şekilde yazmıştık.
Buraya da kısaca şunu ilave edelim:
Bize göre ABD, Cemaati AKP'ye karşı bir koz olarak yedekte bekletmekte ve zamanı geldiğinde de AKP'yi indirmek için kullanmayı düşünmektedir.
Ve buraya dikkat!
AKP'nin Cemaat operasyonları da, tıpkı Balyoz,Kafes,Ergenekon,28 Şubat,12 Eylül operasyonları gibi bir yere kadar gidecek ve orada tıkanacaktır. ABD'ye göre işte o zaman sıra AKP'ye gelecektir.
NE YAPILMALI?
AKP de,Cemaat de,Ergenekon da tüm siyasi partilerimiz de tarikatlarımız da bizimdir ve bu Milletin unsurlarıdır. ABD'nin oyunlarına gelmeyelim ve bu cennet vatanı muasır medeniyet seviyesine çıkarmak, dünyanın en güçlü devletlerinden biri yapmak için birbirimizle didişmeyi bırakıp birlik beraberlik içinde çalışalım İnşaallah.
Bize göre Fuat Avni CIA'dır.
3 Ekim 2014 Cuma
KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
TÜM İSLAM ALEMİNİN VE KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ'NİN KURBAN BAYRAMI KUTLU OLSUN.
GÜZELLER GÜZELİ RABBİMİZ KESİLEN TÜM KURBANLARI KABUL ETSİN VE O KURBANLAR HATIRINA İSLAM DÜNYASINDA AKAN KANLARI DURDURACAK HZ.MEHDİ AS'I BİR AN ÖNCE ÜMMETE BAĞIŞLASIN İNŞAALLAH.
NİYET SADECE ALLAH RIZASI OLSUN
ET İÇİN KAN AKMASIN
BAYRAMDA HERKES MUTLU OLSUN
ET GİRMEYEN EV KALMASIN
İnşaallah
TÜM İSLAM ALEMİNİN VE KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ'NİN KURBAN BAYRAMI KUTLU OLSUN.
GÜZELLER GÜZELİ RABBİMİZ KESİLEN TÜM KURBANLARI KABUL ETSİN VE O KURBANLAR HATIRINA İSLAM DÜNYASINDA AKAN KANLARI DURDURACAK HZ.MEHDİ AS'I BİR AN ÖNCE ÜMMETE BAĞIŞLASIN İNŞAALLAH.
NİYET SADECE ALLAH RIZASI OLSUN
ET İÇİN KAN AKMASIN
BAYRAMDA HERKES MUTLU OLSUN
ET GİRMEYEN EV KALMASIN
İnşaallah
2 Ekim 2014 Perşembe
TÜRKİYE İÇİN KRİTİK TARİH
TÜRKİYE İÇİN KRİTİK TARİH
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, TBMM’de kabul
edilen Suriye ve Irak tezkeresinden memnun olduklarını belirtirken, Amerikan
Dışişleri’nin özel IŞİD temsilcileri emekli Orgeneral John Allen ve yardımcısı
Büyükelçi Brett McGurk’ün de, önümüzdeki hafta Ankara’nın koalisyona
sağlayacağı askeri katkıları görüşmek üzere Türkiye’ye geleceğini açıkladı.
Ziyaret sırasında İncirlik NATO Üssü’nün IŞİD mücadelesine sağlayabileceği
katkıların ağırlıklı yer tutacağı öğrenildi.
Hürriyet'ten Tolga Tanış'ın haberine göre, ABD ve Türkiye
arasında IŞİD’e karşı mücadele için müzakereler devam ederken, Psaki, günlük
basın toplantısında tezkere konusunda şunları söyledi:
“Türkiye ile yakın temas halindeyiz. Türk askeri harekâtına
izin veren Parlamento kararından memnuniyet duyuyoruz. Irak ve Suriye’deki IŞİD
tehdidine karşı koymadaki işbirliğimizi ilerletmeyi ele almak için Türk
uzmanlarla birçok üst düzey görüşmelerimiz oldu. Bu görüşmeler devam edecek. Bu
işbirliğini güçlendirmeye bakacağız.”
ABD MEMNUN. DİĞER AÇIKLAMALAR:
Bir Alman Generali: "Türkiye, Suriye yönetiminden izin almadan Suriye'ye girerse NATO üyesi olarak yardım etmemiz gerekmez."
İran Dışişleri Bakanı: Türkiye'nin Suriye veya Irak'a girmesi bölgedeki olayları çok daha vahim hale getireceğinden çok tehlikeli ve Türkiye girmemeli anlamında açıklama yapmış.
İran'ın eski Dış İşleri Bakanı Ali Laricani ise isim vermeden koalisyona destek veren ülke yöneticilerinin ABD tarafından; işleri bittiğinde Saddam gibi satılacağını açıklamış.
IŞİD tezkereye karşı çıkıyor. PKK ve PYD ile savaşan Türkiye'nin düşmanları ile dost olup IŞİD ile savaşmak için tezkere çıkarmasını hem şaşkınlıkla karşılıyor hem de artık AKP aleyhine döndüğünün sinyallerini veriyor. BOP eşbaşkanı kelimesine ilaveten batı işbirlikçisi koalisyon üyesi ifadelerine yer veriyor.
PKK'nın Suriye kolu PYD'nin Başkanı Salih Müslim de tampon bölgeye şiddetle karşı çıkıyor.Uçuşa yasak bölgeye de karşılardı. ABD'nin açıklamaları da PKK-PYD paralelinde.
Ahmet Davutoğlu ise " Kobani düşerse gerekeni yaparız" mahiyetinde açıklamalar yaptı.Demirtaş'a PYD ile görüşeceğini de söylemiş ve destek vaad etmiş.(Demirtaş'ın açıklaması)
AMA KOBANİ DÜŞMEK ÜZERE.
IŞİD ŞU AN KOBANİ'DE.
Kobani'nin dış mahallerinde bulunan ileri karakol mahiyetindeki PYD-PKK mevzilerini IŞİD işgal etti.İşgal ettiği mevzileri PKK lılar bırakıp Kobani'nin içlerine kaçmışlar.Kaçamayanları öldürdükleri videoları da yayınlıyorlar.Kaçan PKK lıların bıraktıkları mevzilerdeki görüntüler ise çok ilginç. PKK-PYD'liler mevzilerde içki içiyorlarmış.Videolarda var ve düzmece değil herkes görebilir.Yani içkiyi SARHOŞ CESARETİ almak için içtikleri gün gibi ortada.
Bunu şunun için yazdık:
Bir tarafta içki içip cesarete gelen ve zoru görünce kaçan PKK-PYD'liler ile diğer tarafta Allahu Ekber diye bağırarak daha cesur davranıp PKK'lıları önüne katıp kaçıranlar savaşıyor ve bu görüntüler internette dolaşıyor. İzleyen ne düşünür?
IŞİD,Kobani'nin kenar mahallelerine girdi. Yani şu an KOBANİ'de şehir içi savaşları yapılıyor.PKK-PYD'liler yine kaçacak ve Türkiye'ye sivillerle birlikte doluşacaklar. Ne zaman? Bayram bitmeden bu iş biter.
BAŞBAKANIMIZIN DA AÇIKLAMALARI VAR: "KOBANİ DÜŞERSE GEREĞİNİ YAPACAĞIZ."
ABD'liler tezkere için neler yapılabilir konusunu görüşmek üzere Türkiye'ye gelecekler.
Ya Kobani onlar gelmeden önce düşerse?
TÜRKİYE İÇİN KRİTİK TARİH KOBANİ'NİN DÜŞECEĞİ GÜN DEĞİL ABD'LİLERİN TÜRKİYE'DEN AYRILACAKLARI GÜNDÜR.
TÜRKİYE, CUMHURİYET TARİHİNİN EN KRİTİK ALTI AYINA GİRMİŞTİR.
TÜRK'LÜĞÜ BİZE RABBİMİZ VERDİ, İSLAM'I KENDİMİZ SEÇTİK
NE MUTLU BEDENİM TÜRK, RUHUM İSLAM'DIR DİYENE
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
YA RABBİ BİZ SENİ ÇOK SEVDİK SEN DE BİZİ SEV
NE CEPHEDE İÇKİ İÇTİK, NE ALLAHU EKBER DİYEREK KULUNU KESTİK
SENİN EMRİNE GİRDİK, SENİN RIZAN İÇİN CENK ETTİK
ZULMETMEDEN ŞEHİD OLDUK CENNETİNİ HAK ETTİK
KABUL BUYUR YA RABBİ KABUL BUYUR
1 Ekim 2014 Çarşamba
GAYBİ HADİSLER SİTESİ HAKKINDA
GAYBİ HADİSLER SİTESİ HAKKINDA
Aynı kulvarda yayın yaptığımız kardeş site Gaybi Hadisler Sitesi'nin yayınlarını durdurması nedeniyle kendileri ile bir yazışma yaptık.
Göndermiş oldukları mailde "Yayınları hususunda kendi kaynaklarından uyarı ve eleştiri aldıklarını, o nedenle de yayınlarını durdurduklarını" ifade ettiler.
Bu maili yayınlamamız hususunda da bize izin verdiler.
Takipçilerini ve sevenlerini bilgilendirmek babında duyurur ve en kısa sürede kardeş sitemizin yayınlarına devam etmelerini temenni ederiz.
Aynı kulvarda yayın yaptığımız kardeş site Gaybi Hadisler Sitesi'nin yayınlarını durdurması nedeniyle kendileri ile bir yazışma yaptık.
Göndermiş oldukları mailde "Yayınları hususunda kendi kaynaklarından uyarı ve eleştiri aldıklarını, o nedenle de yayınlarını durdurduklarını" ifade ettiler.
Bu maili yayınlamamız hususunda da bize izin verdiler.
Takipçilerini ve sevenlerini bilgilendirmek babında duyurur ve en kısa sürede kardeş sitemizin yayınlarına devam etmelerini temenni ederiz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)