13 Mayıs 2014 Salı

BAŞIMIZ SAĞOLSUN

BAŞIMIZ SAĞOLSUN





YARABBİ..

EY GÜZELLER GÜZELİ RABBİMİZ..
YERLERİN, GÖKLERİN VE HER İKİSİ ARASINDA OLAN HER ŞEYİN TEK SAHİBİ SENSİN.
RAHMANSIN, RAHİMSİN.
SENDEN GELDİK, SANA DÖNECEĞİZ.
ŞÜPHESİZ Kİ BU BİZİM İÇİN BÜYÜK BİR ACIDIR.

ÖLENLERİMİZE GANİ GANİ RAHMET EYLE, AİLELERİNE SABIRLAR İHSAN EYLE,

YARALILARIMIZA ACİL ŞİFALAR VER,
GÖÇÜK ALTINDA KALANLARIMIZI BİR AN ÖNCE AİLELERİNE BAĞIŞLA.

SEN BÜYÜKSÜN YARABBİ.



AZİZ MİLLETİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN..

11 Mayıs 2014 Pazar

2.SELİM KİM OLABİLİR?

2.SELİM KİM OLABİLİR?

BİR ÖNCEKİ YAYINIMIZDA BAHSETTİĞİMİZ İKİNCİ SELİMİN KİM OLABİLECEĞİNİ DE AYNI YAZIDA ŞİFRELİ OLARAK YAYINLADIK. ALLAHU ALEM.

ACABA KİM OLABİLİR?





YANLIŞ ANLAŞILMASIN BU RESİM ŞAHSIMIZA AİTTİR VE TEMSİLİDİR. HADDİMİZ DEĞİL.ŞU AN BAŞKA RESİM BULAMADIK.

ALTTAKİ YAZI ÇOK DİKKATLİ OKUNURSA 2.SELİMİN GERÇEK İSMİ ANLAŞILABİLİR. TABİ ALLAHU ALEM.




"Bir Selim gelir Emaneti alır, bir son Selim gelir Emaneti verir" Hadis-i Şerif

"Bir Selim gelir Emaneti alır, bir son Selim gelir Emaneti verir" Hadis-i Şerif ...

Allah Rahmet Eylesin. Şeyh Nazım Kıbrısi'nin rivayet ettiği hadisi şerifte Emanetten kastın Hz.Peygamber SAS Efendimize ait kutsal emanetler olduğu rivayet ediliyor.

Kutsal emanetleri alan kişi Yavuz Sultan Selim Han, verecek olan kişi de SELİM diye geçiyor.







Şimdi biz bu hadisi çok farklı bir açıdan yorumlayacağız İnşaallah..

Hadisin zahirinde iki kişi ve iki devlet var.

Yavuz Sultan Selim ve Osmanlı Devleti.
2.Selim ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti.


Hadis Gaybi bir Hadis olduğu için Yavuz kutsal emanetleri almadan önce O'nun O SELİM olduğu bilinmiyordu.
Kutsal emanetler alındıktan sonra Hadiste geçen Selim'in YAVUZ olduğu anlaşılabildi.

Şimdi buraya dikkat:

Birinci Selim ile ilgili gaybi haber aynen gerçekleşti.
Ancak İkinci Selim ile ilgili bir gaybet kalmadı.Yani devlet belli, Selim belli. Kim bu Selim derseniz.

Adı Selim olan birisi Türkiye'nin başına geçecek ve kutsal emanetleri Hz.Mehdi AS'a teslim edecek.

Bunda bir gaybet yok, ama olması lazım. Ancak kutsal emanetler teslim edildiğinde " O Selim bu Selim'miş" denmesi lazım ki gaybet olsun.

Şunu demek istiyoruz:

Birinci Selim ile Yavuz ifşaa edilirken Osmanlı Devleti gizlenerek korunmuş.Zira Osmanlı Devleti'nin kutsal emanetleri alacağı bilinseydi (Hilafeti) daha o zaman bir haçlı seferi ile BEYLİK İKEN Osmanlı yok edilebilirdi.

Batı Osmanlı'nın Cihan devleti olacağını bilebildi mi? Bilemedi.


Allahu Alem İkinci Selim ile de Türkiye Cumhuriyeti Devleti aşikar ortada iken Selim korunmaktadır ve gerçek adı SELİM DEĞİLDİR. Allahu alem.

Belki göbek adı Selim olabilir ama adı Selim olursa GAYBET OLMAZ VE GELMESİNE DE MÜSAADE EDİLMEZ.

Zaten şu anda SELİM diye de biri yoktur, muhtemel bir yönetici. Şeyh Nazım Kıbrısi Hz.'lerinin söylediği Selim isimli kişinin de devletin başına geçme ihtimali yoktur.
Rahmetli hedef yanıltmış olabilir.

Birinci SELİM Selimi ifşaa etmiş OSMANLI DEVLETİNİ GİZLEMİŞ.
İkinci SELİM Türkiye'yi ifşaa etmiş SELİM'i gizlemiş.


Tabi en doğrusunu ALLAH CC BİLİR. ALLAHU ALEM DİYORUZ.


10 Mayıs 2014 Cumartesi

ŞEYH NAZIM KIBRISİ (ALLAH CC RAHMET EYLESİN)

ŞEYH NAZIM KIBRISİ (ALLAH CC RAHMET EYLESİN)

ALLAH CC ŞEYH NAZIM KIBRISİ HAZRETLERİNE RAHMET EYLESİN.




Ahir zaman alametleri ile ilgili hadis yorumlarından yararlandığımız alimlerdendi. Allah.CC rahmet eylesin.


Şeyh Nazım Kıbrısi, Şeyh Abdullah Dağıstani Hazretlerinin halifesiydi. (Türbesi Şam'da)







Şeyh Abdullah Dağıstani Hazretleri de Şeyh Şerafettin Dağıstani Hazretlerinin damadı ve halifesiydi.
(Türbesi Yalova Güneyköy'de)




















Şeyh Nazım Kıbrısi Hazretleri halifeliği oğlu Şeyh Mehmet Adil Hakkani Hazretlerine devretti.










8 Mayıs 2014 Perşembe

HZ.MEHDİ AS İLE İLGİLİ KRİTİK TARİHLER

HZ.MEHDİ AS İLE İLGİLİ KRİTİK TARİHLER



Bu yazıyı tamamen hadis yorumlarına göre yazıyoruz. ALLAHU ALEM

Hz.Mehdi AS’ın zuhuru ile ilgili iki kritik tarih var. Hadis yorumlarına göre Cumartesi gününe denk gelen Muharrem ayının onuncu günü yatsı namazından sonra Makam ile Rükün arasında biatleri kabul edecek.
Cumartesi gününe denk gelen Muharrem ayının onuncu günleri ise 2015 yılı ve 2017 yılında gerçekleşiyor.
Aslında 2015 Ehli Beyt kaynaklarında, 2017 ise Ehli Sünnet kaynaklarında tevafuk ediyor.

Şimdi biz Hz.Mehdi AS ile ilgili olayları anlatırken 2015 yılını esas alalım ve eğer gerçek tarih 2017 yılı olursa yapacağımız şey verilen tarihleri İKİ YIL değiştirmektir.

ZUHUR TARİHİ:  10 MUHARREM CUMARTESİ ( 24 EKİM 2015)

Hz.Mehdi AS zuhur ettiğinde 35 ila 40 yaşında olacak. Kuvvetli rivayet 40 yaşında olacağıdır. Buna göre Hz.Mehdi AS’ın doğum tarihi 1975 ila 1980 arasında olmalıdır.

2015’de zuhur ederse 3 yıl sonra Hicaz Emiri olacağı bildirildiğinden 2018 yılında Vehhabi kuvvetlerini tamamen mağlup edip Arabistan Yarımadasına hakim olacağı anlaşılır.

Hz.Mehdi AS zuhur ettiğinde Suud Kralı ölmüş olacağından 2015 muharrem ayından önce hastalıktan öleceği öngörülebilir. Ondan sonra tahta geçen kişi zayıf biri olacak ve iki yıl Krallık yapacak.(Şimdi ki yaşlı kardeşlerinden birisi) Ama ondan sonraki belki bir yıllık sürede tek kral olmayacak ve prensler arasında çatışmalar artacak.

ŞİMDİ DE DEHŞETLİ SÜFYANA BAKALIM

Süfyan Hz.Mehdi AS’dan üç ay önce zuhur edecek ve Suriye’nin başına geçecek. Bu tarih 24 Temmuz 2015 tarihine denk gelir. Yaygın rivayetlerde Süfyan ile ilgili 3 ay, 6 ay, 9 ay öngörüleri vardır.

3 ay:  Hz.Mehdi AS’dan 3 ay önce çıkacak.
6 ay:  Çıktıktan sonra 6 ay her tarafa taarruz edecek, katliamlar yapacak.
9 ay: Çıktıktan 9 ay sonra ise Hz.Mehdi AS tarafından yok edilecek.

Bu rivayetler Ehli sünnet kaynaklarında geçmektedir. Şia kaynaklarında da var. Ancak yine Şia kaynaklarında bu 9 ay yerine 3 yıl rivayeti de geçmektedir. (3 yıl, 3 ay)
Bu rivayet zayıf bir rivayet olmasına rağmen kuvvetli ihtimal de olabilir. Zira 3,6,9 rivayeti doğru olsa o zaman Hz.Mehdi AS’ın zuhurundan itibaren 6 ay sonra Suriye’ye gelmesi gerekir ki bu uzak bir ihtimaldir. Galiba 3 yıl rivayeti doğru Allahu alem.

(Ya da Hz.Mehdi AS Hicaz’a 3 yıl da değil 6 ayda hakim olacak ve 2016’nın başında (Nisan 2016) Suriye’ye gelecek)

3 yılı esas alırsak 3,6,9 yerine 1,2,3 e göre de yorum yapabiliriz. Bu yorum Üçüncü Dünya Savaşına da uygundur.

Süfyan 24 temmuz 2015’de (3 yıl 3 aya göre),Suriye’nin başına geçecek ve 2018 e kadar Lübnan’a, Irak’a saldıracak. Siyah Sancaklılar tarafından Kufe’de durdurulacak.
Tabii ki ALLAHU ALEM.

Hadis yorumlarında Sarı Sancaklılar iki grup olarak anlatılmaktadır. Bir grup Sarı Sancaklılar Süfyan’a karşı savaşacak iken diğer grup Sarı Sancaklıların Süfyan ile ittifak halinde Şam’a saldıracakları belirtilmektedir.
Allahu Alem Süfyan’a karşı savaşan Sarı Sancaklılar Hizbullah, Süfyan ile ittifak edip Şam’a saldıracak olan Sarı Sancaklılar da PYD olabilir. (PKK,PYD,Peşmerge)

EN DOĞRUSUNU ALLAH CC BİLİR. ALLAHU ALEM.     

    

7 Mayıs 2014 Çarşamba

KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ (SİYAH SANCAKLILAR)

AŞAĞIDAKİ ŞİİRDE SİYAH SANCAKLILARIN ÖZELLİKLERİ ANLATILMAKTADIR


KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ




Mazlumları, malülleri, zulme uğramışları
Kadınları, çocukları, çaresiz yaşlıları
Savaşta da korumayı görev bilen, iffeti
Dünyadaki tek millettir, KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ
                                                                                                                                                                                           
Cesareti haktan alan, sadece hakka tapan
Hakkı hakim kılmak için kanıyla tarih yapan
Allah’ın rızası için canını hakka satan
Dünyadaki tek millettir, KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ
                                                                                                                                                                                           
Asla zulmetmez kimseye, her zaman şefkatlidir
Kendine de zulmettirmez,  arslandan yüreklidir
Zalime bile vururken, gösteren merhameti
Dünyadaki tek millettir, KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ
                                                                                                                                                                                           
Şehit olmak için doğmuş, aşkla cenge atılmış
Ne ihanetler görmüş de hep kalleşçe satılmış
Gavurluk bilmez yüreği, altından yaratılmış
Dünyadaki tek millettir, KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ
                                                                                                                                                                                           
En çaresiz anda bile, naçara sarılmamış
Kin besleyip arkasından vurana darılmamış
Vatan için, bayrak için, yılmamış, yorulmamış
Dünyadaki tek millettir, KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ


SAFA ASYA


Dalgalan şanlı bayrağım, beş yüz milyon da feda olsun sana 
Tek bir Türk hayatta kalıncaya kadar, yedi milyar yansa da

                                                   DÜNYANIN EN ŞEREFLİ ORDUSU


Cenab-ı Mevla gökyüzüne yazmış bak, Ay'ını Yıldız'ını
Dünya Türk'e boyun eğecek, verdik işte müjde tılsımını



SİYAH SANCAĞI ALLAH CC ASMIŞ ZATEN GÖKYÜZÜNE
BUNDAN BÜYÜK İFŞAAT MI OLUR?







RUSYA'NIN BİRLİKLERİNİ GERİ ÇEKTİĞİ YALAN

RUSYA'NIN BİRLİKLERİNİ GERİ ÇEKTİĞİ YALAN




PUTİN; UKRAYNA SINIRINDAKİ ASKERİ BİRLİKLERİNİ ÇEKTİKLERİNİ AÇIKLADI VE 11 MAYISTA UKRAYNA'NIN DOĞUSUNDA YAPILACAK REFERANDUMUN ERTELENMESİNİ İSTEDİ.

PUTİN YALAN SÖYLÜYOR.

RUSYA ASKERLERİNİ GERİ ÇEKMEDİ.
KARADENİZ' DEKİ DONANMASINI DA HIZLA GÜÇLENDİRİYOR.

PUTİN' İN AMACI UKRAYNAYI BÖLMEK. 





UKRAYNA'NIN İÇİNDEKİ TÜM RUSLARI DOĞUYA KAYDIRACAK VE RUSYA'DAN DA BU BÖLGEYE AJAN TAKVİYELERİ İLE REFERANDUMU GARANTİLEYECEK.

BU YÜZDEN 11 MAYISTAKİ REFERANDUMUN ERTELENMESİNİ İSTİYOR. ZAMAN KAZANMAK İÇİN.
ABD İSE, UKRAYNA'YI BÖLME İHTİMALİ OLAN BU REFERANDUMA HEPTEN KARŞI ÇIKIYOR.

PUTİN; BATIYA, BATININ DİLİYLE KONUŞUP DEMOKRATİK YOLLARDAN UKRAYNAYI BÖLECEK.

BELARUS'TAN KARADENİZ'E BİR HAT PLANLANIYOR. YANİ RUSYA UKRAYNA'YA DIŞ MÜDAHALE DE BULUNMADAN! İÇİNİ SURİYE GİBİ YAPACAK.

25 MAYISTA İSE UKRAYNA'DA GENEL SEÇİMLER VAR. PUTİN' İN AMACI BU SEÇİMLERİ DE PROVOKE ETMEK.

UKRAYNA'DA KİM HAKLI KİM HAKSIZ KONUSUNA GELİRSEK:

UKRAYNA'DA RUSYA HAKLI, ABD VE BATI HAKSIZDIR ÇÜNKÜ UKRAYNA' YI 
ABD VE İSRAİL'İN EMRİYLE KARIŞTIRANLAR;UKRAYNA'DA YAŞAYAN YAHUDİLERDİR.  

RUSYA' DAN SURİYE'NİN İNTİKAMINI ALIYORLAR. 

SONUÇ; GÜRCİSTAN, AZERBAYCAN, SURİYE VE ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI..

5 Mayıs 2014 Pazartesi

SON YÜZ YILIN EN ÖNEMLİ GAYBİ HABERİ

SON YÜZ YILIN EN ÖNEMLİ GAYBİ HABERİ

MALAZGİRT SAVAŞI İLE KURTULUŞ SAVAŞI ARASINDAKİ BENZERLİK NEYDİ?

TÜRKLER TARİH BOYUNCA HİÇ BİR SAVAŞA TEK BİR PLAN İLE GİRMEMİŞLERDİR.

A PLANLARININ YANINDA MUTLAKA B PLANLARI DA OLMUŞTUR:



Malazgirt Savaşına hazırlanan Cennetmekan Sultan Alparslan iki çocukluk arkadaşı AFŞİN ve ERSAGUN BEYLERİ yanına çağırmış ve Anadoluyu fethedeceklerini bunun için de birisinin Bizans'a sığınması gerektiğini söylemişti.

Bu beylerden AFŞİN BEY biraz uçuk ve maceraperest ama atılgan ve cesur bir kahramandı. 
ERSAGUN BEY ise çok zeki, gerçekçi,analitik,temkinli ve cesur bir kahramandı. .

Sultan Alparslan ERSAGUN BEY'in Bizans'a sığınmasını emretti.

Trakya'daki Peçenek ve UZ Türklerini örgütleyip Malazgirt Meydan Muharebesine geldiğinde BİZANS ORDUSU'nu arkadan vurma görevi verilmişti.

Mizansen ise şuydu:

İki komutan da ordu sahibiydi ve bugünkü İran'da iki komutan arasında suni bir ihtilaf çıkartıldı, mizansen bir savaş yapıldı (Kan dökülmeyen ama yaygarası bol bir savaş) ve bu savaşı ERSAGUN BEY -güya- kaybetti ve kaçarak BİZANS' a sığındı.

Çok geçmedi, bir kaç yıl sonra Sultan Alparslan'ın Ordusu ile Bizans Ordusu Malazgirt'te karşı karşıya geldi.
Alparslan'ın birinci komutanı AFŞİN BEY'di.

Savaş başladıktan sonra Bizans Ordusunun arkasında bulunan ERSAGUN BEY'in Trakya Türklerinden oluşan birlikleri saf değiştirdi ve BİZANS ORDUSU MAĞLUP OLDU. 

A PLANIYLA BAŞLANMIŞ B PLANIYLA BAŞARILMIŞTI.

850 SENE GEÇTİ..

YİNE AYNI PLAN.

1908- 1918 ARASI:

Cennet Mekan Abdülhamid Han tahttan indirilmiş ama sadece tahtı bırakmış, devleti ise Yıldız İstihbarat Teşkilatı ile yönetmeye devam ediyordu.İmparatorluğun durumu içler acısıydı.

1911 de Trablusgarb, 1912 Balkan Harbi, 1.Dünya Savaşı,Yemen, Mısır,Filistin, Suriye derken zaten 1897 den beri sürekli savaş halinde olan Osmanlı Orduları tamamen tasfiye edilmişti.

ÖYLE Kİ: 

1915'de yapılan Çananakkale Savaşı'nı Osmanlı Çocuklarla yapmak zorunda kalmıştı.

Şu resme bakar mısınız?



( Ey benim genç kardeşlerim; işte Atatürk bu ülkeyi bu çocuklardan geriye kalan ordu ile kurdu.) (Ordu falan yoktu, kalmamıştı, son ordumuz bu çocuklardı ve onlar da Çanakkale'de şehit düştü)

Ve Çanakkale Savaşından sonra Anadolu'da sadece kadınlar, çocuklar ve yaşlılar kalmıştı. Şerefsiz Arap kabileleri Lawrens' lerin özgürlük, ayrı devlet, emirlik vaadlerine para karşılığı kanmışlar ve Osmanlı'yı arkadan vurmuşlardı.

Bir parantez: 
Şerefsiz Şerif Hüseyin 3 Mart 1924'de Halifelik kaldırılınca bir hafta sonra gaza gelip Halifeliğini ilan ediyor. İngilizler hemen köpeklerinin zincirini çekiyorlar ve Riyad'da bulunan Suud Liderine gidiyorlar ve şunu diyorlar:

" Biz bu Şerif Hüseyin'i Hicaz Emiri yaptık, kendisine 17 Milyon Sterlin para verdik, yine de bize isyan etti, dediğimizi yapmıyor" diyorlar.

Şimdiki bu Suud'un dedesi ne diyor biliyor musunuz?
" Hadi ya, bana aylık 5 bin sterlin verin ben sizin her dediğinizi yaparım" diyor. Ve o gün bugündür de vaadini yerine getiriyor.Sarayında 400 tane çalışanı var hepsi İngiliz.

Parantezden başa dönelim: 1908- 1918

Cennetmekan Abdülhamid Han bunların hepsini daha 1908 de gördü ve Sultan Alparslan'ın planını yürürlüğe koydu.

Osmanlı'nın en büyük komutanları iki kahramandı. Birisi Enver Paşa diğeri Mustafa Kemal Paşa.


(Resimde Mustafa Kemal Paşa ve Enver Paşa yanyana. Trablusgarb' da İtalyanlarla savaşmak için gitmişler, aynı yolları yürümüşler (iki bin km), aynı ekmeği bölüşmüşler, sadece üç beş kişiler ve koca kıtaya gidiyorlar, İtalyanlarla savaşmak için.Ve canlarını birbirlerine emanet etmişler.Ve her ikisi de Osmanlı Subayı. Sermayeleri canları, amaçları İtalyanları def etmek.Düşman olabilirler mi? Bu mümkün değil.)

Enver Paşa; biraz uçuk ve maceraperest ama atılgan ve cesur bir kahramandı. 

Mustafa Kemal Paşa ise; çok zeki, gerçekçi,analitik,temkinli ve cesur bir kahramandı.

Cennetmekan Abdülhamid Han, Sultan Vahdettin Han'ı gizliden destekleyip tahta geçirirken de A Planının işe yaramayacağını B Planın kazanacağını büyük bir ferasetle keşfetmişti. Aynen de öyle oldu:

Kritik soru şu:

20 milyon km2 toprak paramparça olmuş, kala kala 748 bin km2 lik Anadolu kalmış.O da işgal altında.
Halk yıllarca hep savaşlarla kırılmış ve düzenli ordu yok. Öyle ki İzmir'i bile Yunan'a karşı eskiden dağlarda şakilik yapan çetelerimiz (hayırsız evlatlarımız) kahramanca savunmuş.

Osmanlı'nın çocukları da Çanakkale'de şehit olmuş. Para zaten yok.
Askersiz, silahsız,ordusuz,üstsüz, başsız, aç,açık,yoksul bir halk.Sadece kadınlardan,çocuklardan ve yaşlılardan oluşuyor.

HAYDİ BAKALIM..
EY TÜRK GENCİ, BUYURUNUZ BEYİN JİMNASTİĞİNE:

SİZ ABDÜLHAMİD'İN, VAHDETTİN'İN, ENVER PAŞA'NIN YERİNDE SİZ OLSAYDINIZ NASIL KURTARIRDINIZ BU AZİZ VATANI?

MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN YERİNDE OLSAYDINIZ NASIL KURTARIRDINIZ BU CENNET VATANI?

SAYIN OKURLARIMIZ!
ONLAR BİZİM DEDELERİMİZ,HİÇ BİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ OLMAYABİLİR.
(Rabbim bu devlet büyüklerimize gani gani rahmet eylesin)

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI İLE İLGİLİ BİR KAÇ GERÇEK:

İngiltere ile Almanya adım adım savaşa gidiyordu ve Osmanlı bu savaşın dışında kalamayacaktı. Mutlaka içine çekilecekti.Savaşı İngiltere'nin (ve ABD) kazanacağı belliydi.Ama Osmanlı'yı yıkmak isteyen de İngiltere idi.Öyle ki yüz yıldan beri Arapları işliyorlardı.Almanlar ise Osmanlıya düşmanlık etmemişler ve dost kalmışlardı.

Öyleyse Osmanlı'nın planı belliydi. A PLANI İLE BAŞLANACAK B PLANI İLE BİTİRİLECEKTİ.

İTTİHAT VE TERAKKİ PARTİSİNDE YAŞANANLAR A VE B PLANINI ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE İFŞAA ETMİŞTİ: ŞÖYLE Kİ:

İttihat ve Terakki Partisi Sefarad Yahudileri tarafından kurulmuş ve Osmanlı yönetimini kanser gibi sarmıştı. Kendi içlerinde de takım tutar gibi İngiliz ve Alman yanlıları vardı.Fakat yöneten Yahudilerdi.Öyle ki Osmanlı Türkleri bile örgüte girerken (Örneğin Yıldız ajanları) İngilizci, Almancı mason olarak girebiliyorlardı.

İttihat ve Terakki Partisi'ne Enver Paşa da Atatürk de girmişti. Fakat Atatürk sonradan ayrıldı, Enver Paşa kaldı. 

Bu A Planının başladığı İngiliz ile açıkça savaşılacağı ama kaybedilirse de B planına geçileceği anlamına geliyordu.

B Planı ile başlansaydı Enver Paşa ayrılacak, Atatürk kalacaktı. Savaş Almanlara karşı yapılacak, kazanılırsa da kaybedilirse de Osmanlı gidecek ama Anadolu kurtarılmış olacaktı.

A Planı başarıya ulaşırsa Osmanlı kurtarılacak, kurtarılamazsa B Planı ile Anadolu kurtarılacak ve yeni bir TÜRK DEVLETİ kurulacaktı.

Yazıda şifreler var, dikkatlice okunursa beklediğimiz sorular da gelir İnşallah.
    
  



"KRİPTOLOJİ BİLİMİNE GÖRE AKP



Benzersiz İlluminati Arşivi Facebook sayfasından alıntıdır :





"KRİPTOLOJİ BİLİMİNE GÖRE AKP !!!!!!!!!!

* Kriptoloji, 3. şahısların anlamasını engelleyen şifreleme bilimidir.

911

Malum Parti’nin logosundaki ampulün duyunda 911 vardır, duya yanlamasına baktığınızda görebilirsiniz.
9 Dünya, 11 Deccal ve Şeytan demektir.
10 ise Tanrıdır. 9'dan 11'e atlayan kişiler, Allah'a bilerek ve isteyerek ortak koşan kişilerdir, yani Şirk Ehlidir. Bu kişiler, ruhunu şeytana satan, ahiretten hiçbir alacağı olmayan, ebedi Cehennem'de kalacak olan lanetli kişilerdir. 10'un Tanrı olmasının sebebi, normalde tüm sayıların başında 0 olan sayıların, 10'a yani 010'a geldiğinde başı ve sonu olmayan 1 olan Allah manasının ortaya çıkmasıdır ve şeytan da Allah'ın bir olduğunun bilinmesini istememektedir. Aklın yolu birdir. Biz, 11'i Deccal ve Şeytan olarak niteledik. 011'e gelindiğinde şeytan, tekliği iptal ederek, kendisini Allah ile bir tutar. Buradaki Allah, ben Allah'ım diyecek olan Deccal'i temsil eder, çünkü Allah ile şeytanın bir olmasının yani aynı anda doğmasının mümkünü yoktur. ABD’de 911 yardım telefonudur, yani 09110. Avrupa'da daha çok 110'dur, yani 0110.
9 ve 11'i Roma rakamlarıyla yazıp birleştirdiğinizde Sion yıldızı ortaya çıkar. Bu yıldız aslında Hz Davud'un mührüdür, 6'nın sürekli kendi içinde tekrar etmesinden oluşan büyülü bir semboldür, ancak günümüzde kötü amaçlar için kullanılmaktadır.
911, şeytana yapılan bir ritüeldir. Bu sayılara gizlenen olaylar, insanlar tarafından çok zor anlaşılmakta, böylelikle insanların uyutulması kolaylaştırılmaktadır. 911, bilinçaltına tersten lie, yani yalan kelimesi olarak kodlanır. Bununla insanlar, yalanı, gerçek zannetmeye alıştırılırlar.
Türksat 4A Uydusu'nun uzaya gönderilmesi için 11:09’un seçilmesi, bu uydunun neye hizmet ettiğini gösterir.
PKK'nın numerolojisi de 11'dir. P (16. harf), K (11. harf). 1+6+1+1+1+1= 11. Bu da PKK'nın İsrail menşeli bir kurum olduğunu gösterir.

7 IŞIK

7 Işık, Güneş Tanrısı Nemrut’u simgeler. Pagan (Putperest) inancına göre Nemrut, ilk insan ve ilk Güneş Tanrısı'dır, diğer güneş Tanrıları Nemrut'tan reenkarne olmuştur. Özgürlük Heykeli'ndeki kadın, Nemrut'un annesi İştar (Semiramis)'dır.

911 VE DECCAL

Alnında dII şeklinde bir Kripto vardır, Satanistler tersten okur, bu dII, 911'dir.
Ayrıca Deccal ve 8 Şeytan silüeti tespit edilmiştir, Deccal silüeti çok net bir şekilde görülmektedir.
Bu silüetin Deccal olduğu, sol gözünün açık, sağ gözününse kapalı olmasından anlaşılmaktadır. Tersi olsaydı, Şeytan olurdu.
Deccal, sağ eliyle Satanizm işareti yapmaktadır.
Burdaki Deccal, Baphomet'e benzemektedir.

YAHUDİLER'İN TANRISI

Akp Merkez Binası'ndaki sembollerin sırrı.
8 köşeli yıldız, Jüpiter'i simgeliyor, 10 ise Tanrı'yı simgeliyor, burdaki 10 Jüpiter (Jewpiter), Yahudiler'in Tanrısı demektir.
Sembollerin etrafında da iki şerit halinde, S harfi şeklinde, Yunan Anahtarı Motifi var. Bu şeritler, tarihte, Jüpiter'i en büyük Tanrılardan biri olarak gören putperest Roma İmparatorluğu zamanında görülmüştür.
8 köşeli yıldız Selçuklular'da Cennet'i simgelemektedir, ancak burdaki 8 köşeli yıldızın zemini mavidir, etrafında da S harfi şeklinde iki şerit Yunan Anahtarı Motifi vardır. 10 tane Cennet yoktur yada Cennet'in 10 katı yoktur. Bu yüzden burdaki 8 köşeli yıldız, Masonlar'ın kullandığı yıldızdır.

AKP'NİN İCRAATLERİNDEN BAZILARI

Hakikat’i savunsanız tarafsız konuşursunuz ve Münafıkların Kafirlerden daha fazla zarar verdiğini görürsünüz.

Bursa’nın İznik ilçesindeki Ayasofya Camii’ni tapuda camii olarak kayıtlı olmasına rağmen kiliseye çevirdiler.
Öcalan’ı yakalayan adamı serbest bırakmadılar (Öcalan AİHM'de 3'e 4' oyla serbest bırakılmak üzere).
Okul isimlerinden Şehit ve asker ünvanlarını kaldırıp Şehitlerden ve ordudan rahatsız olduklarını açıkça gösterdiler, Çanakkale Rehberleri’nden Seyit Onbaşı’yı sildiler, Bursa’da İstiklal Savaşı Şehit Anıtı’nı kaldırdılar.

Şehitlere kelle dediler, Öcalan’a sayın dediler (Öcalan, AİHM'de 3'e 4 oyla serbest bırakılmak üzere), Yahudi Cesaret Ödülü aldılar, şövalye cübbesi giydiler, Irak’ta 1 milyon Sünni Müslüman’ı katleden ABD askerleri için duacı oldular, Irak Savaşı’nda ABD’nin Türkiye’deki üsleri kullanmasına izin verdiler, Haçlı Seferleri İslam’a karşı yapılmamıştır deyip bu seferleri övdüler, Osmanlı’da Kürdistan ve Lazistan eyaletleri vardı dediler, İstiklal Marşı’nı hızlandırırken Dombıra’yı yavaşlattılar (Dombıra’nın bestesini izinsiz aldılar), Andımızı kaldırdılar, Avrupa Birliği’nde hiçbir ülkede olmayan Toprak Satış Yasası’nı çıkarttılar (hem de 600 dönüm, yani 75 stadyum büyüklüğünde bir alan), Eşek ve Bulamaç gibi iki büyük adamızın Yunanistan tarafından işgal edilmesine seyirci kaldılar, Ege ve Akdeniz’deki deniz sınırlarımızın Yunanistan ve Arap ülkelerince yapılan anlaşmalarla elimizden alınmasına izin verip denizlerdeki petrol yataklarından ülkemizi mahrum bıraktılar, kamu kurumlarını sattılar, Gezi Olayları sırasında petrol yataklarımızı ABD şirketine satan yasayı geceyarısı gizlice meclisten geçirdiler (CNN Savaş Muhabiri İstanbul’a boşuna gelmedi), şehit sayılarını düşük gösterdiler, Barzani’yi baş tacı ettiler ve Barzani için kendi binalarında Türkiye Seninle Gurur Duyuyor tezahüratına izin verdiler, doğudaki karakolları boşalttılar, El Kaide’yi besleyip sınırdan tırlarla Suriye’ye mühimmat sevkiyatı yaptılar (Suçüstü yakalanmamak için şimdi Hakkari’ye havaalanı yapıyorlar), Gürcü olduklarını itiraf ettiler, Yahudi olduklarını mahkeme kararıyla ispatlayan Ergün Poyraz’ı suçsuz yere hapse gönderdiler, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ve Dinlerarası Diyalog (Medeniyetler Arası İttifak)’un eşbaşkanlığını üstlendiler, zulüm gören Türk olunca Uygur Ana Rabia’dan hiç bahsetmeyip (Dünya Uygur Kurultayı Başkanı Rabia Kadir Hanım Güney) Türkiye’ye gelmesini yasakladılar (Arap olunca Rabia işareti yaptılar), Doğu Türkistan’da katledilen ve zulüm gören Uygurlar için seslerini çıkarmayıp Çinliler için Türkiye’de park yaptılar, Suriye ve Irak'ta günde bir öğün yemekle aç uyuyan Türkmenler'e seslerini çıkarmayıp Araplar'ı ülkemize getirdiler, tarım cenneti ülkemize İsrail ve Çin’den GDO’lu ürünlerin getirilmesine izin veriyorlar, Muhteşem Yüzyıl dizisini 2013 Ocak ayında kaldıracaklarına söz verip kaldırmadılar, Orta Afrika Cumhuriyeti’nde 1 milyon Müslümanın katledilmesine seyirci kaldılar, doların rekor seviyeleri gördüğü zamanlarda ülkeyi %6 faizle 4.6 milyar dolar borçlandırdılar (13 Şubat Tarihli TC Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Basın Duyurusu, bununla geleceğimiz hiçbir zaman ödeyemeyeceğimiz borçlarla ipotek altına alındı), vatandaşın telsiz kullanmadığı halde her ay 1.35 lira telsiz kullanım ücreti ödemesine göz yumdular, rekor sayıda kilise yaptılar ve tamir ettiler (2. Abdülhamid Han’dan bu hükümet zamanına dek Türkiye’de yalnızca 2 kilise yapılmıştır, bunların zamanında ise 3 binden fazla kilise yapılmıştır), Atatürk’ün kovup Yunanistan’a gönderdiği Rum Kilisesi papazı 6. Konstantin’in kemiklerini İstanbul’a getirdiler, Ayasofya’nın ibadete açılma isteğine Sultanahmet dolmuyor ki Ayasofya’yı açalım dediler, Bursa’nın İznik ilçesindeki Ayasofya Camii’ni tapuda camii olarak kayıtlı olmasına rağmen kiliseye çevirdiler, serhat şehri Edirne’ye papaz heykeli dikip açılışına gittiler, oy vermedi diye İstanbul’da bir cemaatin yurdunu talebelerinin okulları devam etmesine rağmen yıktılar, Kasımpaşa’da ve üstelik başbakanın bir zamanlar Kuran öğrenmek için gittiği söylenen dini ilimlerin okutulması için vakfedilmiş bölgede bulunan Kuran kursunu mahkeme kararı olmamasına rağmen talebelerinin de iki aylık eğitim süresini beklemeden yıktılar, GDO’lu ürünleri ülkemize getirerek kısırlığı arttırdılar (Kısırlık, 2000’de %5 iken şimdi %35’in üzerine çıkmış durumda), kürtaj ve tüp bebeği Ehl-i Sünnet’e uygun olmayan bir şekilde yasallaştırdılar, hayat kadınlarının afiş ve kartvizit bastırabilmelerini yasallaştırdılar, sokakta yapılan zinayı polisin yalnızca uyarabileceği bir yasa getirdiler, Türkiye’de 126 NATO üssü kurulmasına ve El Kaide-PKK-Mossad ve CIA ajanlarının ülkede cirit atmasına izin verdiler, bizi Çin halkı gibi ucuz işçi haline getirmek için en az üç çocuk yapın dediler, okullarda disiplini bozmak için kıyafeti ve saç uzatmayı serbest bıraktılar, köylüyü köyden koparmak için köy okullarını kapatıp şehirlere bağladılar, okullara öğrencilerin radyasyondan en yoğun şekilde zarar görmeleri için tablet bilgisayarlar getirdiler ve öğrenciler Avrupa standartlarına uyum sağlayamasınlar diye bu tablet bilgisayarları f klavyeli yaptılar, okul isimlerinden Şehit ve asker ünvanlarını kaldırıp Şehitlerden ve ordudan rahatsız olduklarını açıkça gösterdiler, Çanakkale Rehberleri’nden Seyit Onbaşı’yı sildiler, Bursa’da İstiklal Savaşı Şehit Anıtı’nı kaldırdılar.

Dinimizde Hakikat’in yanında olmayanın hiçbir ibadeti, hayır ve hasenatı Allah katında kabul olmaz. Bu memlekete en büyük felaketleri Münafıklar getirir. Çünkü onlar dini siyasete alet edip milletin kendilerine daha fazla tölerans göstermesine neden olurlar. Güney Afrika’da bir üniversite Dünya’da 25. sıradayken, Türkiye’deki üniversiteler ilk 500’e giremiyor. Türkiye, sömürü devlet olmanın ötesinde, işgal edilmek üzere. Önümüzdeki yerel ve genel seçimlerde son kez oy kullanıyor olabilirsiniz. Türkiye’nin kaderi sizin elinizde. Oy kullanmadan önce bir kez daha düşünün.

Ermeni Komiteleri “Kürtler bizi salama çevirdi, işimiz bitince, biz de onları İspanyol salamına çeviricez” diyor. Yahudiler, milletleri birbirine kırdırıp son kalan milletle savaşarak bu topraklara tamamen hakim olmayı planlıyor. Bunları herkesin bilmesi gerekir.

Fitne [bid’at, sapıklık, küfür] yayıldığı zaman, hakikati, doğruyu bilen, [imkanı nispetinde, söz ile, yazı ile, medya = tv, radyo, gazete, dergi ile] başkalarına [mümkün olan her yere ve herkese] bildirsin, imkanı var iken [bir engel de yok iken] bildirmezse, Allah’ın, meleklerin ve tüm insanların laneti onun üzerine olsun. Hadis-i Şerif. Deylemi."
  
Batıl, Hakkın karşısında mumun ateşin karşısında eridiği gibi eriyecektir.
  
Benzersiz İlluminati arşivi




© 2014 Microsoft Koşullar Gizlilik ve tanımlama bilgileri Geliştiriciler Türkçe

3 Mayıs 2014 Cumartesi

3.DÜNYA SAVAŞI NASIL BAŞLAYACAK, NASIL GELİŞECEK (4.BÖLÜM)

3.DÜNYA SAVAŞI NASIL BAŞLAYACAK, NASIL GELİŞECEK (4.BÖLÜM)

VE SAVAŞ BAŞLIYOR  (ALLAHU ALEM)



3.Dünya Savaşı ABD ile Rusya arasında olacak. ÇİN bu savaşa girmeyecek.

ÇİN’in 3.Dünya Savaşı Politikası:

ABD ve Rusya savaşır ve her ikisi de yıkılırsa ne olur? ÇİN dünyanın yeni TEK KUTUPLU SÜPER GÜCÜ OLUR. İşte bu nedenle Çin bu savaşa girmeyecek ama savaşın çıkması için Rusya’yı gizliden tahrik edecektir. 

“Biz yanınızdayız, bu ABD de fazla oluyor, biri buna haddini bildirmeli” diye Rusya’yı savaşı itecek olan ÇİN’dir.Yani Rusya ÇİN’in onayını almadan ABD ile savaşa ASLA GİRMEZ.

ABD’yi ise savaşa Siyonistler itecek. Bunu yazmıştık. Çünkü Siyonistler de tıpkı ÇİN gibi ABD ve Rusya’sız dünyanın süper gücünün İsrail olacağına inanıyorlar ve ÇİN ile aynı politikayı izleyecekler.

3.Dünya Savaşı öncesinde yaşanacak son iki Melhame Mısır  ve Suriye’nin işgalidir hadis yorumlarına göre.

MISIR NASIL İŞGAL EDİLİR?

İSRAİL Libya’daki Tekfircileri Mısır’a sokup cinayetler işletip, sınır güvenliğini tamamen yok edip Mısır’ın Libya’yı işgal etmesine neden olacak. 

Sonra da gizliden destek verdiği SİSİ’ ye ABD’yi düşman edip Mısır’ın kuzey doğusuna NATO gücü yerleştirecek.

Akabinde Suriye’nin işgali:

Türkiye, Suriye’den çıkıp adaya döndüğü anda Suriye güneyden gelen yedi bayraklıların işgaline uğrayacak. 

Muhtemelen Esad’ın elinde tahrip gücü yüksek füzeler olacak ki İsrail hiç risk almadan yedi bayraklıları kullanacak ve kendisi dışarıda duracak. (ABD ve Avrupa İsrail’in maşası olmuşken niçin eline ateş alsın ki?)

Tabi Suriye’nin işgali basit bir olay değil. Çünkü bugün Suriye’de teknik destek amacıyla bulunan Rus ajanlarına ilaveten Hizbullah askeri gücü ile bizzat İran Devrim Muhafızlarının seçme birlikleri bulunmaktadır. 

Hatta İran medyasında Suriye’de yaptıkları fedakarlıkların kendilerine verdiği sahiplenme ile Suriye’nin teröristlerden temizlendikten sonra İran’ın Suriye’de Esad’lı Esad’sız nasıl hakimiyetlerini devam ettireceklerine dair yazılar paylaşıyorlar. 

Yani “Suriye artık bizim” der gibi değerlendirmeler de var. Esad’ sız Suriye için Şii molla rejimi önerenler bile var. 

Bu şu demektir.

Yedi bayraklılar Suriye’ye müdahale ettikleri anda İran ile de savaşa girecekler. Ve bunu bildikleri için  belki de Suriye’nin işgal planı aynı anda Lübnan’ın işgalini ve dünyanın her yerinden İran’ın her yerinin füze yağmuruna tutulmasını da kapsıyor olabilir.  

Hadis yorumlarında geçen İran’ın Basra körfezine saldıracağı ifşaatı da burada gerçekleşebilir ve İran kendisine füze gelen Basra körfezindeki ABD donanmasına ve Suudi Arabistan ile Katar, Bahreyn, Kuveyt ve BAE ‘ne saldırabilir.

Hadis yorumlarına göre işgal öncesi Suriye’de iki taraf olacak.(Esad ve muhalifler) Yoğun füze saldırıları ile Suriye vurulacak. Hem Esad ordusu hem de muhalifler ayrım yapılmadan vurulacak. İran da vurulacağı için tüm Ortadoğu ateş çemberine dönüşecek.

Ve Irak’ın işgali planlandığından Suriye’ye kara harekatının çok kısa sürede yapılabilmesi için Suriye’deki tüm askeri hedefler çok ani ve çok yoğun füze saldırılarına maruz kalacak. Haresta bu hengamede batacak. Akabinde Ürdün’den kara harekatı başlayacak ve Suriye’ye girecekler.

Ürdün’den gelecek olan bu ordu Süfyani ordusu olup Suriye’yi işgal edince başına Süfyan’ı geçirecekler.

Yani Süfyan şahıstır süfyani de onun yedi bayraklı ordusu. Ürdünden çıkacak olan Süfyani bu ordudur ama Süfyan Ürdün doğumlu olmayabilir de. Süfyan Suriye’nin başına getirilecek olan şahıstır.

Daha sonra bu ordu Irak’ı işgal edecek. Kufe’ye kadar varacak.
Ve Kufe'de altmış bin kişiyi katledecek.Pek çok kişiyi hapsedecekler.

Ancak buradan İran'a gidemeyecekler çünkü İran'dan gelen Siyah Sancaklılar onları burada durduracaklar.

Bu esnada Hz.Mehdi AS da Mekke'de zuhur etmiş ve Mekke Emiri olmak için mücadele ediyor (Yani Vehhabi güçleri ile savaşıyor) olacak.

SÜFYAN VE ORDUSU (SÜFYANİ) NELER YAPACAK?

ALLAHU ALEM- ALLAHU ALEM- ALLAHU ALEM




DEVAM EDECEK

30 Nisan 2014 Çarşamba

3.DÜNYA SAVAŞI NASIL BAŞLAYACAK, NASIL GELİŞECEK (3.BÖLÜM)

3.DÜNYA SAVAŞI NASIL BAŞLAYACAK, NASIL GELİŞECEK (3.BÖLÜM)

GERİLİMİ ARTIRAN OLAYLAR:




PKK İle ilgili kısmı çok fazla detaya girmeden tamamlayıp diğer konulara geçelim  İnşallah.

30 Mart’ta PKK’ya bağlı BDP’ye ilaveten HDP kuruldu ve batı bölgelerinde HDP, güneydoğuda da BDP ile seçime girildi.

Bunun amacı şuydu:

Güneydoğuyu PKK almalıydı ama batı bölgelerinde BDP’nin alacağı oyların hiçbir anlamı olmayacaktı. Yani PKK batıda oy istemiyor ama güneydoğuyu (bölmek istedikleri yerleri) silme istiyordu.

 BDP’nin ülke genelinde alacağı oy oranını gizlemek için batıda seçime HDP ile girdiler. Çünkü BDP’li seçmen batıda da oyunu BDP’ye verirse ülke genelinde BDP’nin oy oranı baraja çıkıyordu.

Batı illerinde BDP seçime hiç girmezse buna çözüm bulunuyordu ama bu oylar da bir şekilde değerlendirilmeliydi. 

Çünkü bu oyların CHP’ye gitme ihtimali de vardı. Bu nedenle batıda HDP ile seçime girilerek oylar HDP’de bloke edilmiş oldu. Başka bir partiye de dolaylı destek verilmiş oldu. 

PKK’nın yol haritası ne olacak?

Özerkliğin önünü açacak ve açılımı yasal zemine taşıyacak yasaların çıkarılması için AKP’ye “Süreç biter” şantajı yapıyorlar.

BDP’li milletvekilleri HDP’ye geçerek TBMM’de PKK’yı temsil etmeye devam edecek ve batıda Özerkliğin sesi olacak. 

BDP ise ilk kongrede adını değiştirecek ve sadece güneydoğunun partisi olacak. Belki de adına Kürdistan kelimesi de eklenecek. Kürdistan Ulusal Demokrat Partisi gibi.

HDP de Selahattin Demirtaş ve Sırrı Sakık kaldı. Demirtaş genel başkanlığı muhtemelen bir kadına devredecek.(Aysel Tuğluk gibi). Sırrı Sakık ise iptal edilen ve yenilenecek olan Ağrı seçimlerinin belediye başkan adayı olduğu için partide kaldı. Seçimi kazanırsa BDP de kalacak, kaybederse milletvekili olarak HDP’ye geçecek.

BDP’nin dönüşeceği muhtemel KUDP’nin başına ise Osman Baydemir getirilecek.

BDP bundan böyle doğrudan özerklik ve Kürdistan laflarından başka bir şey konuşmayacak ve seçimlere sadece güneydoğuda girecek. Batı illerinde ise girmeyi reddedecek. 

Demagojik ne laflar edecekler ve milletin sinirlerini bozacaklar. “Biz Kürdistan Partisiyiz sadece Kürdistan’da seçime gireriz, Türk bölgelerinde seçime girmeyiz” diyecekler. “Siz de Kürdistan’da seçime girmeyin ” de diyebilirler.

Ulusal Kürt Parlamentosunun merkezinin Diyarbakır’da kurulmasını ve Türkiye’nin bu parlamentoyu tanımasını isteyecekler. Ayrı bayrak, ayrı meclis, ayrı polis zaten istemediler mi? Daha ileri gidecekler.

TBMM de bulunan HDP’ler de sürekli tarafsız gibi, üniter yapıyı ve Misakı Milli'yi istiyorlarmış gibi sağ gösterip soldan destek verecekler.

Biz de izledikçe kızacağız. Ve en sonunda Türkler Hz.ALİ RA Efendimizin ifşaatını gerçekleştirecekler. Burada bırakalım.

TÜRKİYE-İsrail ilişkileri yeniden üst düzeye çıktığında Esad’ın Suriye’deki teröristlere karşı haklılık delilleri artacak ve içeride daha da güçlenerek, daha da hınçlanarak kuzeydeki teröristleri tarumar edecek ve bölük bölük Türkiye’ye kaçacaklar. 

Türkiye de İsrail’in yanıltıcı desteği ile kendini daha çok Suriye’de bulacak. Belki de İsrail Esad’ı birlikte devirelim, bu işi bitirelim diye Türkiye’nin Suriye’ye girişini sağlayıp kendisi de son anda vazgeçecek ve oradaki teröristlerin (El Kaide,Işid) güneydoğumuzu karıştırmalarına PYD ile ittifak olmalarına da çanak tutacak. Siyonist Yahudinin dostluğuna güvenilmemeli.

İsrail bunu niçin yapar?

Bu sorunun cevabı Kıbrıs Barış Harekatında gizlidir. Aynı olay o zaman da yaşanmıştı.
(Hem Türkiye'yi hem de Yunanistan'ı cezalandırmak isteyenler, Yunanistan'ı cezalandırıp Türkiye'yi cezalandıramayınca küplere binmişler ve 1974 den beri Kıbrıs Sorunu demiş durmuşlardır.Bize göre adada hiç bir sorun yoktur, bizim korkak siyasetçiler kahraman askerlerimizin binde biri kadar cesaretli olup daha 1974 de adayı İLHAK ETMELİYDİLER.)

Yani İsrail Türkiye’nin Suriye’ye girdiğinde başına büyük bir bela alacağını tahmin edecek ve güneydoğusunun bölüneceğini hesaplayacak. 

Ama Türkiye Suriye’de başarılı olacak. Halep’i alınca da İsrail “ EYVAH” deyip B planına geçecek. Yani Türkiye’yi Suriye’den çıkarmak için Yunanistan’ı Kıbrıs’ta oyuna getirip “ Türkiye zor durumda, Kıbrıs’ı almanın tam zamanı, siz başlatın biz destekleyelim” diyecek.

Ama orada da yanılacak. Evet Türkiye Suriye’den derhal çekilmek zorunda kalıp Adaya dönecek ama sadece o ada olsa iyi Ege’de ki tüm adalar, Batı Trakya ve Bosna yeniden Türkiye’ye bağlanacak. Türkiye herkesi yanıltacak, bölmek isteyenler de, böldürmek isteyenler de, Suriye de, Suriye’den gelecek teröristler de, Yunanistan da rezil rüsva olacaklar İnşallahu Allahu Ekber.  

Türkiye açısından 3.Dünya Dünya Savaşı burada başlayacak. İstanbul’un fethine kadar sürecek.
Ama Dünya açısından henüz başlamamıştır. Tabi bundan önce başka yerlerde başka gelişmeler olacak.

ALLAHU ALEM- ALLAHU ALEM- ALLAHU ALEM


DEVAM EDECEK..